SERAY SAYAR LEVENT
Köşe Yazarı
SERAY SAYAR LEVENT
 

Yeşilmişik….

Bu yazıyı hazırlarken ilk aklıma gelen, nurlar içinde olsun… Can Yücelin “Yeşilmişik” şiiri oldu…    “Bir çift yaprakmış dalında yumuşacık Tutmuşum tutmuşum ellerinden senin Düşmüşüz yavaşça bir sakin derenin İçindeymişik yeşilmişik sazmışık Balıklar gibiymiş sessiz ve karanlık Yüzermiş saçların yüzermiş nefesin Susarmışız öyle bir sakin derenin İçindeymişik yeşilmişik sazmışık”   Evet, dünya ulusları garip bir halde ve bu ulusların insanları…   Bir taraftan resmi ya da gayri resmi savaşlar devam ederken, bir taraftan doğayı, yeşili koruma adına yapılan uluslar arası çalışmalar ve projeler…   Ben artık pek bir şey anlamıyorum. Biz dünyayı eski haline getirmeye mi çalışıyoruz, yoksa daha beter olsun diye uğraşıyor muyuz?   Bugün sizlerinde duymuş olabileceğiniz ve benim oğlumun da işyerinde projelendirdiği Yeşil Dünya projesi. Bunu ilk oğlumdan duymuştum. “Anne, artık akıllı yeşil fabrikalar, okullar, çarşılar pazarlar doğanın katlini engelleyecek ve uluslar arası projeler hazırlanıyor, bunun içinde destekler veriliyor” diye…   Bu atılım çok hoşuma gitmişti ve bir gün mesaj  bir mesaj….   “Başkanım kitap çıkardım imza gününe gelir misiniz?” mesajda kitabın adı dikkatimi çekmişti, “Yeşil Yeni Düzen” oğlumun daha önce anlattığı projeydi bu, acaba doğa ana kazanmaya mı  ya da sessiz çığlığı birileri duymayı becermiş miydi?   Oğuz Şahin ile tanışıklığımız dernek toplantımıza misafir olarak katılmasıyla başlamıştı.  Dinamik, aklı çalışan ve geleceği parlak, ülkesi için bir şeyler yapmak için uğraşan genç bir dimağ… Bir araştırma yazısı olan bu kitabın tam da zamana uygun bir şekilde çıkması ise ayrı bir güzellik. Bakın yazarın kitabında ki bir bölümde ne yazıyor :   “Dünya büyük bir krizden geçiyor. İnsanlık tarihinde ilk kez, ekolojik ve sosyal bir krizle aynı anda ekonomik bir kriz yaşandı. Küresel ısınmanın yoğunlaşması ve iklim krizlerinin ortaya çıkması ile ekosistemin sonlarına doğru doğal yaşamın hızla tükendiği görülmektedir. Bunun nedeni 1970'lerin başından itibaren insan faaliyetlerinin kontrolsüz bir şekilde artması ve şekillerin pervasızca kullanılmasıdır. Bitiş sebeplerinden birinin fosil yakıt enerjisi kullanımı olduğu anlaşılmıştır. Acil durum önlemlerinin çeşitli ülkelerde bir an önce uygulanması dünyamız ve geleceğimiz için büyük önem taşımaktadır. 1800'lerin ortalarında buharla çalışan makinelerin keşfi, endüstriyel alanda büyük bir devrim başlattı. Rüzgârın sağladığı su gücü ve doğal güç, ulaşım hizmetlerinin ve iletişim hizmetlerinin toplumsal yaşamda muazzam bir dönüşüm ve gelişiminin önünü açmıştır. Küresel anlamda sanayileşme ve insanların tüketim kültürünün dengesizliği ekosistemdeki sorunların başlıca nedenleridir. Üretilen ve tüketilen materyallerin insan yaşamı için uygun şekilde dönüştürülebilmesi durumunda ekosistemin bozulmasının önleneceğine inanılmaktadır.”   Araştırmacı yazar Oğuz Şahin, “Yeşil Yeni Düzen” kitabında neden sonuç ve çözümler üzerinde çok güzel tespitlerde bulunmuş, özellikle gençlerin ve araştırma yazılarına meraklıların ilgi duyacağı bilgiler var içinde.   Anlayacağınız; bir Kızılderili Atasözünün dediği gibi,”Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak”   Ben buna birde “taşı, toprağı, binayı, asfaltın yenmeyeceğini” de, eklemek istiyorum.   Evet, güzel bir eser çıkarmış Oğuz Şahin, okunası bilgilerle dolu bu eser umarım doğanın korunması adına bir başlangıç olur.   Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!    
Ekleme Tarihi: 22 Şubat 2022 - Salı

Yeşilmişik….

Bu yazıyı hazırlarken ilk aklıma gelen, nurlar içinde olsun… Can Yücelin “Yeşilmişik” şiiri oldu…

  

“Bir çift yaprakmış dalında yumuşacık
Tutmuşum tutmuşum ellerinden senin
Düşmüşüz yavaşça bir sakin derenin
İçindeymişik yeşilmişik sazmışık

Balıklar gibiymiş sessiz ve karanlık
Yüzermiş saçların yüzermiş nefesin
Susarmışız öyle bir sakin derenin
İçindeymişik yeşilmişik sazmışık”

 

Evet, dünya ulusları garip bir halde ve bu ulusların insanları…

 

Bir taraftan resmi ya da gayri resmi savaşlar devam ederken, bir taraftan doğayı, yeşili koruma adına yapılan uluslar arası çalışmalar ve projeler…

 

Ben artık pek bir şey anlamıyorum. Biz dünyayı eski haline getirmeye mi çalışıyoruz, yoksa daha beter olsun diye uğraşıyor muyuz?

 

Bugün sizlerinde duymuş olabileceğiniz ve benim oğlumun da işyerinde projelendirdiği Yeşil Dünya projesi. Bunu ilk oğlumdan duymuştum. “Anne, artık akıllı yeşil fabrikalar, okullar, çarşılar pazarlar doğanın katlini engelleyecek ve uluslar arası projeler hazırlanıyor, bunun içinde destekler veriliyor” diye…

 

Bu atılım çok hoşuma gitmişti ve bir gün mesaj  bir mesaj….

 

“Başkanım kitap çıkardım imza gününe gelir misiniz?” mesajda kitabın adı dikkatimi çekmişti, “Yeşil Yeni Düzen” oğlumun daha önce anlattığı projeydi bu, acaba doğa ana kazanmaya mı  ya da sessiz çığlığı birileri duymayı becermiş miydi?

 

Oğuz Şahin ile tanışıklığımız dernek toplantımıza misafir olarak katılmasıyla başlamıştı.  Dinamik, aklı çalışan ve geleceği parlak, ülkesi için bir şeyler yapmak için uğraşan genç bir dimağ…

Bir araştırma yazısı olan bu kitabın tam da zamana uygun bir şekilde çıkması ise ayrı bir güzellik. Bakın yazarın kitabında ki bir bölümde ne yazıyor :

 

“Dünya büyük bir krizden geçiyor. İnsanlık tarihinde ilk kez, ekolojik ve sosyal bir krizle aynı anda ekonomik bir kriz yaşandı. Küresel ısınmanın yoğunlaşması ve iklim krizlerinin ortaya çıkması ile ekosistemin sonlarına doğru doğal yaşamın hızla tükendiği görülmektedir. Bunun nedeni 1970'lerin başından itibaren insan faaliyetlerinin kontrolsüz bir şekilde artması ve şekillerin pervasızca kullanılmasıdır. Bitiş sebeplerinden birinin fosil yakıt enerjisi kullanımı olduğu anlaşılmıştır. Acil durum önlemlerinin çeşitli ülkelerde bir an önce uygulanması dünyamız ve geleceğimiz için büyük önem taşımaktadır. 1800'lerin ortalarında buharla çalışan makinelerin keşfi, endüstriyel alanda büyük bir devrim başlattı. Rüzgârın sağladığı su gücü ve doğal güç, ulaşım hizmetlerinin ve iletişim hizmetlerinin toplumsal yaşamda muazzam bir dönüşüm ve gelişiminin önünü açmıştır. Küresel anlamda sanayileşme ve insanların tüketim kültürünün dengesizliği ekosistemdeki sorunların başlıca nedenleridir. Üretilen ve tüketilen materyallerin insan yaşamı için uygun şekilde dönüştürülebilmesi durumunda ekosistemin bozulmasının önleneceğine inanılmaktadır.”

 

Araştırmacı yazar Oğuz Şahin, “Yeşil Yeni Düzen” kitabında neden sonuç ve çözümler üzerinde çok güzel tespitlerde bulunmuş, özellikle gençlerin ve araştırma yazılarına meraklıların ilgi duyacağı bilgiler var içinde.

 

Anlayacağınız; bir Kızılderili Atasözünün dediği gibi,”Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak”

 

Ben buna birde “taşı, toprağı, binayı, asfaltın yenmeyeceğini” de, eklemek istiyorum.

 

Evet, güzel bir eser çıkarmış Oğuz Şahin, okunası bilgilerle dolu bu eser umarım doğanın korunması adına bir başlangıç olur.

 

Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.