SERAY SAYAR LEVENT
Köşe Yazarı
SERAY SAYAR LEVENT
 

Mavi Kalpler…

2 Nisan “Otizm Farkındalık Günü” idi. Hepimiz farkındalık yaratmak adına Otizm simgesi olan mavi kalpler bıraktık sayfalarımıza… Eskiden hafif otizm belirtileri gösteren çocuklara Atipi Otizm denirdi, şimdilerde ise bu tanım oldukça değişti. Bütün otizm belirtileri gösteren çocuklara Otizm Spektrum Bozukluğunun denmeye başlandı. Son yıllarda yaygınlaşan bu hastalığın asıl nedeni elbette ki hala araştırılsa da özellikle hafif otizm spektrumu gösteren çocuklarda 0-2 yaşlarında dış dünyayla ilgili uyaran eksikliği nedenlerin en başında. Salgının bizden götürdüğü o kadar çok şey var ki bilemezsiniz. Çocuklar uzun süre evlere kapanınca, aslında hepimizin beklediği sonuçları görmeye başladık. Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı, davranış bozukluğu, gelişimsel algı geriliği ve nihayetinde otizm spektrum bozukluğu… Bunun yanında disleksi vakaları daha da çoğaldı.    Peki, uyaran eksikliği dediğimiz nedir? Bebekler ilk aylar ve yıllarda çevrelerini sizin tanıttığınız kadar tanırlar ve ana dillerini ses çıkışlarını taklit ederek öğrenirler. Siz özellikle 0-2 yaş aralığında çocuğunuzla ilgilenmeyip teknolojik aletleri anne- baba yerine koyarsanız çocukta uyaran eksikliği başlar buda gelişimsel algısal geriliğine neden olur.Anlayacağınız zamanında gelişim evresini doğru tamamlayamayan çocuk, kendine zaman geçireceği bir dünya oluşturur ve o dünyanın içinde yaşamaya çalışır.Bu durumu ilk 2 yıl çok fark edemezsiniz, sonuçta bebektir ve sizin içinde mükemmel bir çocuktur, zira ağlamaz,mızmızlanmaz,yani sizi hiç yormaz.İşte bu durumda aslında “ne oluyor” diye çocuğunuzu gözlemlemeniz lazım, ancak okumayan,araştırmayan,onları yetiştirenleri dinlemeyen bir millet olduğumuz için, burada da işin kolayına kaçarız. Çocuğunuzun 2 yaşına geldiğinde; konuşmaması, yürümemesi, etrafa tepki vermemesi ve çevrenin “bu çocuk niye böyle” diye sorması sonuç, siz çocuğunuzda ki farklılığı fark etmeye başlarsınız. İşte,  hastalıkla mücadele edeceğiniz start düğmesine basmış oldunuz... Çocuğunuzdan tam 2 yıl çalınmıştır.Biz eğitimciler her bozulanın, üstüne düzelmesi için 2 yıl ekleyin deriz.Yani 2 yaşında davranış bozukluğu,algısal gelişim geriliği ya da otizm spektrum bozukluğu görülen çocuk ancak 4 yılda akranlarının seviyesine gelebilir buda 2 yaşında fark edilmiş ve iyi bir uzaman kadrosuna denk gelmişseniz. Peki, bunu nasıl fark edeceğiz? Başkalarıyla göz teması kurmuyorsa, İsmini söylediğinizde bakmıyorsa, Söyleneni işitmiyor gibi davranıyorsa, Parmağıyla istediği şeyi göstermiyorsa, Oyuncaklarla oynamayı bilmiyorsa, Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyorsa, Bazı sözleri tekrar tekrar ve ilişkisiz ortamlarda söylüyorsa, Konuşmada akranlarının gerisinde kalmışsa, Sallanmak, çırpınmak gibi garip hareketleri varsa, Aşırı hareketli, hep kendi bildiğince davranıyorsa, Gözleri bir şeye takılıp kalıyorsa, Bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek gibi sıra dışı hareketler yapıyorsa, Günlük yaşamındaki düzen değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa, 29 yıllık meslek hayatımda büyük çabalarla ve emekle çok fazla otizmli çocuğumuzu hayata kazandırmış ve topluma faydalı bireyler olarak yetişmesini sağlamışımdır. Ancak bu hiç de kolay olamamıştır. Özetle; Anne baba olarak çocuklarınızın ilk aylarından başlayarak onlarla konuşun, iletişime geçen. Bebelerinizi teknolojik aletlerden lütfen uzak tutun ki bilim araştırmalar sonrası bilim haline gelir ve bilimsel veriler de der ki;” çocukların özellikle 3 yaşına kadar televizyon olmak üzere bütün teknolojik aletlerden uzak durması gerek.”Zira beyin boş bir levhadır ve vereceğiniz bütün bilgiler bu levhaya çocukların gelişimi üzerine doldurulmalıdır. Eğer, çocuğunuzda böyle farklı bir durum gözlüyorsanız paniklemeyin ancak endişelenin. Otizm ya da gelişimsel gerilik ya da hiperaktivite dikkat dağınıklığı bir zekâ geriliği değildir ve hepsi çocuk gelişimsel bozukluktur. Yeter ki siz erken fark edin ve erkenden uzmana başvurun ve eğitime başlatın. Eğer 5 yaşında bunu fark ettiyseniz işiniz daha zor o yüzden erken teşhis çok önemli ve anne baba olarak lütfen bu durumda kendinizi de iyileştirmek ve çocuğunuza daha fazla faydalı olabilmek için mutlaka bir uzmandan danışmanlık alın. Yıllardır gözlediğim, çocuktan çok anne-babanın yardım görmesi gerektiği oldu. Özellikle şunu unutmayın bizler 2 yıl boyunca bozduğunuz çocuğu ancak 4 yılda normal hale getirebiliyoruz, o yüzden sabırlı olun ve uzmanların dediklerini dinleyin, uygulayın. Bizler sizlerin çocukları için çabalarken ve vazgeçmezken sizlerin onlardan vazgeçme ya da sihirli değnek arayıp, eğitim kurumlarından, uzmanlardan çıkarmaya hakkınız yok. Sonuç olarak; Mavi kalpler güzel ancak bu bozukluk kalpler kadar sempatik değil. Ana- babaların sabırlı, hoş görülü ve konuya hâkim olup evlatları için çabalamaları gibi zor bir sürecin içinde olduğunuzu unutmayın. Onlar karanlık bir dünyada ve biz onları gerçek dünyaya döndürmek için çabalıyoruz.   Biz onlardan asla vazgeçmedik sizde vazgeçmeyin!     Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!      
Ekleme Tarihi: 05 Nisan 2022 - Salı

Mavi Kalpler…

2 Nisan “Otizm Farkındalık Günü” idi. Hepimiz farkındalık yaratmak adına Otizm simgesi olan mavi kalpler bıraktık sayfalarımıza…

Eskiden hafif otizm belirtileri gösteren çocuklara Atipi Otizm denirdi, şimdilerde ise bu tanım oldukça değişti. Bütün otizm belirtileri gösteren çocuklara Otizm Spektrum Bozukluğunun denmeye başlandı.

Son yıllarda yaygınlaşan bu hastalığın asıl nedeni elbette ki hala araştırılsa da özellikle hafif otizm spektrumu gösteren çocuklarda 0-2 yaşlarında dış dünyayla ilgili uyaran eksikliği nedenlerin en başında.

Salgının bizden götürdüğü o kadar çok şey var ki bilemezsiniz.

Çocuklar uzun süre evlere kapanınca, aslında hepimizin beklediği sonuçları görmeye başladık.

Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı, davranış bozukluğu, gelişimsel algı geriliği ve nihayetinde otizm spektrum bozukluğu… Bunun yanında disleksi vakaları daha da çoğaldı.   

Peki, uyaran eksikliği dediğimiz nedir?

Bebekler ilk aylar ve yıllarda çevrelerini sizin tanıttığınız kadar tanırlar ve ana dillerini ses çıkışlarını taklit ederek öğrenirler. Siz özellikle 0-2 yaş aralığında çocuğunuzla ilgilenmeyip teknolojik aletleri anne- baba yerine koyarsanız çocukta uyaran eksikliği başlar buda gelişimsel algısal geriliğine neden olur.Anlayacağınız zamanında gelişim evresini doğru tamamlayamayan çocuk, kendine zaman geçireceği bir dünya oluşturur ve o dünyanın içinde yaşamaya çalışır.Bu durumu ilk 2 yıl çok fark edemezsiniz, sonuçta bebektir ve sizin içinde mükemmel bir çocuktur, zira ağlamaz,mızmızlanmaz,yani sizi hiç yormaz.İşte bu durumda aslında “ne oluyor” diye çocuğunuzu gözlemlemeniz lazım, ancak okumayan,araştırmayan,onları yetiştirenleri dinlemeyen bir millet olduğumuz için, burada da işin kolayına kaçarız.

Çocuğunuzun 2 yaşına geldiğinde; konuşmaması, yürümemesi, etrafa tepki vermemesi ve çevrenin “bu çocuk niye böyle” diye sorması sonuç, siz çocuğunuzda ki farklılığı fark etmeye başlarsınız.

İşte,  hastalıkla mücadele edeceğiniz start düğmesine basmış oldunuz...

Çocuğunuzdan tam 2 yıl çalınmıştır.Biz eğitimciler her bozulanın, üstüne düzelmesi için 2 yıl ekleyin deriz.Yani 2 yaşında davranış bozukluğu,algısal gelişim geriliği ya da otizm spektrum bozukluğu görülen çocuk ancak 4 yılda akranlarının seviyesine gelebilir buda 2 yaşında fark edilmiş ve iyi bir uzaman kadrosuna denk gelmişseniz.

Peki, bunu nasıl fark edeceğiz?

  • Başkalarıyla göz teması kurmuyorsa,
  • İsmini söylediğinizde bakmıyorsa,
  • Söyleneni işitmiyor gibi davranıyorsa,
  • Parmağıyla istediği şeyi göstermiyorsa,
  • Oyuncaklarla oynamayı bilmiyorsa,
  • Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyorsa,
  • Bazı sözleri tekrar tekrar ve ilişkisiz ortamlarda söylüyorsa,
  • Konuşmada akranlarının gerisinde kalmışsa,
  • Sallanmak, çırpınmak gibi garip hareketleri varsa,
  • Aşırı hareketli, hep kendi bildiğince davranıyorsa,
  • Gözleri bir şeye takılıp kalıyorsa,
  • Bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek gibi sıra dışı hareketler yapıyorsa,
  • Günlük yaşamındaki düzen değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa,

29 yıllık meslek hayatımda büyük çabalarla ve emekle çok fazla otizmli çocuğumuzu hayata kazandırmış ve topluma faydalı bireyler olarak yetişmesini sağlamışımdır. Ancak bu hiç de kolay olamamıştır.

Özetle; Anne baba olarak çocuklarınızın ilk aylarından başlayarak onlarla konuşun, iletişime geçen. Bebelerinizi teknolojik aletlerden lütfen uzak tutun ki bilim araştırmalar sonrası bilim haline gelir ve bilimsel veriler de der ki;” çocukların özellikle 3 yaşına kadar televizyon olmak üzere bütün teknolojik aletlerden uzak durması gerek.”Zira beyin boş bir levhadır ve vereceğiniz bütün bilgiler bu levhaya çocukların gelişimi üzerine doldurulmalıdır.

Eğer, çocuğunuzda böyle farklı bir durum gözlüyorsanız paniklemeyin ancak endişelenin. Otizm ya da gelişimsel gerilik ya da hiperaktivite dikkat dağınıklığı bir zekâ geriliği değildir ve hepsi çocuk gelişimsel bozukluktur. Yeter ki siz erken fark edin ve erkenden uzmana başvurun ve eğitime başlatın. Eğer 5 yaşında bunu fark ettiyseniz işiniz daha zor o yüzden erken teşhis çok önemli ve anne baba olarak lütfen bu durumda kendinizi de iyileştirmek ve çocuğunuza daha fazla faydalı olabilmek için mutlaka bir uzmandan danışmanlık alın.

Yıllardır gözlediğim, çocuktan çok anne-babanın yardım görmesi gerektiği oldu. Özellikle şunu unutmayın bizler 2 yıl boyunca bozduğunuz çocuğu ancak 4 yılda normal hale getirebiliyoruz, o yüzden sabırlı olun ve uzmanların dediklerini dinleyin, uygulayın.

Bizler sizlerin çocukları için çabalarken ve vazgeçmezken sizlerin onlardan vazgeçme ya da sihirli değnek arayıp, eğitim kurumlarından, uzmanlardan çıkarmaya hakkınız yok.

Sonuç olarak; Mavi kalpler güzel ancak bu bozukluk kalpler kadar sempatik değil. Ana- babaların sabırlı, hoş görülü ve konuya hâkim olup evlatları için çabalamaları gibi zor bir sürecin içinde olduğunuzu unutmayın. Onlar karanlık bir dünyada ve biz onları gerçek dünyaya döndürmek için çabalıyoruz.

 

Biz onlardan asla vazgeçmedik sizde vazgeçmeyin!  

 

Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.