RAMAZAN ÇAKIR
Köşe Yazarı
RAMAZAN ÇAKIR
 

KABUK DEĞİŞİKLİĞİ

Türk futbolunun, futbolcusunun temel problemi istikrarsızlıktır. Bir önceki Beşiktaş maçını, on kişiyle oynamış Demirspor’un performansıyla, Cumartesi günü oynanan Hatay maçının performansını mukayese ettiğimde, bireysel istikrarın, takıma yansımadığını, sonucun bu olduğunu düşünüyorum. Bir de şunu söylemekte fayda var; Demirspor’un oyuncu yapısı ve teknik ekip değişiklikleriyle kabuk değiştirdiğini, bunun da oyun kalitesine ve dolayısıyla skora yansımasıdır. Gelelim maça; Biraz geriye dönük baktığımızda, kendi sahasında Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş gibi takımlara kendi oyununu dikta eden, hatta bunu rakip sahada bile rahatlıkla yapabilen bir Demirspor’dan, rakibin oyununa tepki veremeyen, geriden oyun kurma becerisini eskisi gibi yapamayan bir Demirspor’a dönüşme halini görüyorum. Bunun temel sebebini de oyuna doğrudan etki eden oyuncuların gidişine, teknik değişim ve oyun anlayışının değişmesine bağlıyorum. Forvetsiz oyun; Evet, Montella uzun süre forvetsiz oyunu denedi ve başarılı olmuştu ama artık olmuyor. Bana göre nedeni de şu; Eski gücünde olmayan Nani’nin geniş alanda oynamayı beceriyor olması, forvette yetersiz kalmasıdır. Üstelik, hava topu hakimiyeti de yok ama kenardan gelen topların çoğu havaya kaldırılarak yapılmış olmasıdır. Eski düzen bu uygulamayı, Hikmet hoca da istemiyordur. Yenilen golde Nani’nin hatasını da (bu kadar geriye gelip, altı pasta durmasını) anlayabilmiş değilim. Takım oyunu; Takım oyununa katkı koyan oyuncu gruplarının performanslarını da önemsiyorum.Semih-Gravillon ikilisinin performansını yeterli, orta alandaki Stambouli-Michut-Emre  üçlüsü de aynı şekilde yeterli buldum. Bunun yanında,kanat oyuncular ve arkalarındaki bek oyuncuları yeterli koordinasyon sağlayamadılar. Bireysel yeteneklerini takım oyununa dönüştürmede yetersizkaldılar. Akintola’yı biraz bunun dışında tutuyorum. Ona da getirilebilecek eleştiri; güçlü fiziği ve yeteneğiyle bir hayli etkili olmasına karşılık, ayağında fazla top tutmasını ve zamanında çıkarmayışıdır. Hakem etkisi; Hakem Mert Güzenge’nin saha içi performansına baktığımda ve maçtan sonra yaptığım aramalarda futbol oynadığına dair bir bilgiye ulaşamadım. Futbol oynasa pozisyonları daha iyi değerlendirebilirdi. Son zamanlarda futbol oynamamışlar içerisinden hakem çıkarılması moda oldu. Saha içinde adaleti sağlayamadığı gibi, Demirspor’lu bazı oyunculara kafa takmış gibiydi. Onların sinir uçlarına dokunacak düdükler çaldı. Dakika 62’de Yusuf’a yapılan faul pozisyonu buna en tipik örnektir. Takımın en sakin oyuncusu Semih ile Gravillon’u bile çileden çıkarmaya yetti. Ofsayt pozisyonunda birkaç kritik bayrağı da buraya eklemiyorum bile. Tek cümleyle oyuncu performansları; Magomedaliyev; Hatasızdı. İsmail; Gereksiz işlerden kaçınmalı. Semih; İstikrarlı oynuyor. Gravillon; Güçlü ve istikrarlı. Abdurrahim; Etkisiz defans ve hücum. Stambouli; Elinden geleni yapmaya çalıştı. Michut; Geleceğin iyi bir 8 ve 10 numara oyunculuğuna aday. Akintola; Yeteneğini sonuçlandırmalı. Emre Akbaba; Takımı adına takımı en etkili kullanan oyuncu. Yusuf Erdoğan; Yeterli etki yaratamadı. Nani; Forvet oynamak ona göre değil. Son söz; Geçen sezon sonunda bakıma alınan sahanın görüntüsü hiç yeni bakımdan çıkmış gibi durmuyor. Köşe gönderinde, topu durdurmak bile bazen sorun oldu.
Ekleme Tarihi: 28 Ocak 2024 - Pazar

KABUK DEĞİŞİKLİĞİ

Türk futbolunun, futbolcusunun temel problemi istikrarsızlıktır. Bir önceki Beşiktaş maçını, on kişiyle oynamış Demirspor’un performansıyla, Cumartesi günü oynanan Hatay maçının performansını mukayese ettiğimde, bireysel istikrarın, takıma yansımadığını, sonucun bu olduğunu düşünüyorum.

Bir de şunu söylemekte fayda var; Demirspor’un oyuncu yapısı ve teknik ekip değişiklikleriyle kabuk değiştirdiğini, bunun da oyun kalitesine ve dolayısıyla skora yansımasıdır.

Gelelim maça;

Biraz geriye dönük baktığımızda, kendi sahasında Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş gibi takımlara kendi oyununu dikta eden, hatta bunu rakip sahada bile rahatlıkla yapabilen bir Demirspor’dan, rakibin oyununa tepki veremeyen, geriden oyun kurma becerisini eskisi gibi yapamayan bir Demirspor’a dönüşme halini görüyorum. Bunun temel sebebini de oyuna doğrudan etki eden oyuncuların gidişine, teknik değişim ve oyun anlayışının değişmesine bağlıyorum.

Forvetsiz oyun;

Evet, Montella uzun süre forvetsiz oyunu denedi ve başarılı olmuştu ama artık olmuyor. Bana göre nedeni de şu; Eski gücünde olmayan Nani’nin geniş alanda oynamayı beceriyor olması, forvette yetersiz kalmasıdır. Üstelik, hava topu hakimiyeti de yok ama kenardan gelen topların çoğu havaya kaldırılarak yapılmış olmasıdır. Eski düzen bu uygulamayı, Hikmet hoca da istemiyordur. Yenilen golde Nani’nin hatasını da (bu kadar geriye gelip, altı pasta durmasını) anlayabilmiş değilim.

Takım oyunu;

Takım oyununa katkı koyan oyuncu gruplarının performanslarını da önemsiyorum.Semih-Gravillon ikilisinin performansını yeterli, orta alandaki Stambouli-Michut-Emre  üçlüsü de aynı şekilde yeterli buldum. Bunun yanında,kanat oyuncular ve arkalarındaki bek oyuncuları yeterli koordinasyon sağlayamadılar. Bireysel yeteneklerini takım oyununa dönüştürmede yetersizkaldılar. Akintola’yı biraz bunun dışında tutuyorum. Ona da getirilebilecek eleştiri; güçlü fiziği ve yeteneğiyle bir hayli etkili olmasına karşılık, ayağında fazla top tutmasını ve zamanında çıkarmayışıdır.

Hakem etkisi;

Hakem Mert Güzenge’nin saha içi performansına baktığımda ve maçtan sonra yaptığım aramalarda futbol oynadığına dair bir bilgiye ulaşamadım. Futbol oynasa pozisyonları daha iyi değerlendirebilirdi. Son zamanlarda futbol oynamamışlar içerisinden hakem çıkarılması moda oldu. Saha içinde adaleti sağlayamadığı gibi, Demirspor’lu bazı oyunculara kafa takmış gibiydi. Onların sinir uçlarına dokunacak düdükler çaldı. Dakika 62’de Yusuf’a yapılan faul pozisyonu buna en tipik örnektir. Takımın en sakin oyuncusu Semih ile Gravillon’u bile çileden çıkarmaya yetti. Ofsayt pozisyonunda birkaç kritik bayrağı da buraya eklemiyorum bile.

Tek cümleyle oyuncu performansları;

Magomedaliyev; Hatasızdı.

İsmail; Gereksiz işlerden kaçınmalı.

Semih; İstikrarlı oynuyor.

Gravillon; Güçlü ve istikrarlı.

Abdurrahim; Etkisiz defans ve hücum.

Stambouli; Elinden geleni yapmaya çalıştı.

Michut; Geleceğin iyi bir 8 ve 10 numara oyunculuğuna aday.

Akintola; Yeteneğini sonuçlandırmalı.

Emre Akbaba; Takımı adına takımı en etkili kullanan oyuncu.

Yusuf Erdoğan; Yeterli etki yaratamadı.

Nani; Forvet oynamak ona göre değil.


Son söz;

Geçen sezon sonunda bakıma alınan sahanın görüntüsü hiç yeni bakımdan çıkmış gibi durmuyor. Köşe gönderinde, topu durdurmak bile bazen sorun oldu.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.