Aslında maçın taktiksel ve psikolojik dönme hali, 18.dakikada Giresun’un 1-0 öndeyken Bajic’in ikinci golü bulmaya çalışırken, pozisyonu basitten zora sokarak topu kaybetmesiydi. Hemen sonrasında başlayan hızlı hücumda Alexis’in kırmızı kartla oyun dışı kalmasıydı. Uzatmaları da eklediğimizde, Giresun takımı nereden baksanız 90 dakika 10 kişi oynadı.
Bunu fırsata dönüştürebildik mi?
Elbette ki hayır..!
Nedenine gelince; Demirspor baskılı oynadı, bu doğru. Başta, Belhanda ve Emre’nin ayağından iyi sonlandırılamayan gol vuruşları da yaptık, bu da doğru. İki topun direkten dönmesi de şanssızlık.
Eksik olan neydi?
Montella’nın, Ankaragücü maçının ilk yarısındaki yeni sistem yaratma çabası neyse, bu maçta da, Gökhan Töre, Yusuf Sarı, Berk Yıldız gibi kanat oyuncuları varken, kanat oynama özelliği olmayan oyuncuları buralara koyarak, sırf orta alanı kalabalık tutma adına, Ndiaye gibi, Yusuf Sarı gibi oyunculara farklı sistemle oynatma çabasıydı.
Demirspor, rakibin eksik kalmasını fırsata dönüştüremediği gibi, acele hücum yapma çabasını da telaşa dönüştürdü. Bu da takımın etkisinin azalmasına, Giresun takımının da direncinin artmasına neden oldu. Ayrıca, Demirspor’un on kişiyle yaptığı hücum denemelerinde, topun kaptırıldığı anlarda, defansın önde kalmasına, Giresun takımının çok hızlı hücum yapmasına fırsat tanıdı. Neyse ki, kaleci Ertaç’ın bu maçta da ekstra görevi sarkık libero gibi oynayarak bu pozisyonları önlemesiydi.
Bir diğer sorunda;
Giresun takımının dokuz kişiyle kendi ceza sahasında defans yapmaya çalışırken, yaratıcı özelliği olan Belhanda gibi, Emre Akbaba gibi, Ndiaye gibi oyuncuların, rakip defansın arkasına, arasına top atma, rakibi eksiltme anlayışlarındaki eksiklikti. Buna bir diğer neden de, topu taşıma özelliğine sahip kanat oyuncularının olmayışı, özellikle Rodrigues’in yüksek kenar ortalarını gereksiz yapmasıydı. Çünkü hepsi boşa gitti.
Giresun takımının oyun felsefesi modern futboldan çok uzaktı. Katı defans, günümüz futbolunda ayakta kalabilmek için yeterli değil.
Futbol performansları;
Ertaç; İyi kaleciliğin yanında + Sarkık libero oynaması fevkalade iyiydi.
Svensson; Çok çalıştı.
Semih; Performansı harika.
Manev; Hiç sırıtmadı.
Rodrigues; O varken, bu bölgeye ihtiyaç yok.
Stambouli; Çok pas hatası yaptı.
Gökhan; Kapanan rakibe şut denemesi yapmalıydı.
Ndiaye; 8 numara mı? 10 numara mı? kanat mı? Şaşırdı
Emre; Son vuruşları ve yaratıcılığı eksikti.
Belhanda; Bitirici pas trafiğini yönetmeliydi.
Yusuf Sarı; Etkiliydi. Kırmızı kartı amatörce.
Berk; Süper ligde oynadığının kıymetini bilmeli.
Son söz;
Demirspor, üstün oynayıp, basit hatalarla birlikte, bulduğu pozisyonları başarıyla sonlandıramayınca, önemli bir iki puanı kaybetmiş oldu. Devre arası transfer dönemi başladı. Demirspor’a Dzyuba gibi sadece yüksek toplara vurabilecek bir forvet değil, ceza sahasında etkili, rakip tandemini yoran, Giresun’un Bajic’i gibi bir forvete acilen ihtiyaç var. Demirspor ilk yarıyı, Montella’nın geliştirdiği forvetsiz oyuncu ile tamamlamak zorunda kaldı. Başkan Murat Sancak, mutlaka forvet sorununa bir çözüm üretecektir.