Tarihine tanıklık ettiğimiz Demirspor, ciddi zorluklara rağmen, son dakikada bulduğu bir gol ile bir üst tura geçmesi büyük bir başarıdır.Ağustos sıcağına rağmen,ilk defa takımın Avrupa kupalarında yer alması, maça olan ilginin ana nedeniydi.
Oyunu etkileyen faktörler;
Maçın sonucu dışında, Demirspor ciddi oyunsal zorlukları yaşadı. Bu zorluklardan başında, oyuncuların yeterli fiziksel seviyeye erişememiş olmalarıdır. Adana iklimine baktığımızda, gece maçın oynandığı andaki sıcaklığın 27°, nem oranın ise %80 olduğu bir ortamda, insanların yürümekte zorlandığı bir havada, oyuncuların yüksek seviyede performans göstermeleri, ikinci büyük zorluğun nedenidir. Bana göre üçüncüsü de, iki yıl takımın başında belirli bir taktik düzeni oturtmuş Montella’dan sonra, Kluivert’in futbol felsefesine (taktiğine) geçişin yarattığı zorluktur. Bence en önemlisi de budur. Oyuncu bir süre sonra fiziksel yeterliliğe ulaşacak, havalar soğuyacak ama oyun felsefesi, oyuncuların bunu benimsemeleri, maçlara olan etkinin en önemli kriteri olacaktır.
Gelelim maça;
Cluj takımının, Demirspor’dan daha iyi olduğunu söylemek doğru değil. Dünkü saha dizilişine baktığımızda, kim olsa bu kadroyla oynanır derdi. Bir tek Gravillon-Manev tercihi için “acaba” dense de, sezon öncesi hazırlıklar, bireysel form düzeylerini düşündüğümüzde hocanın kararına saygı duymak gerektiğidir. Karacic-Ertaç tercihini de ilerleyen haftalara bırakmakta fayda var.
Cluj’un, kendi sahasında aldığı sonuç, belli ki, buraya gelirken çekincelerinin artmasına neden olmuş. Bundan dolayı hücumu çok düşünmeden, kontra ataklarla gol bulmayı tercih ettikleri,daha maçın başından belliydi. İlk on dakikada Karacic’e gelen top sayısı bir ya da iki.
Oyunu yeterince kontrol etsek te, Etkili hücumları organize edemedik. Geriye yaslana Cluj takımına karşı, daha çok ikili paslaşmaların geride Semih-Gravillon ile onların önündeki Stambouli-Emre arasındaki geçmesiydi. Bu paslaşmalar, sıkışan oyunun açılması için kullanılsa da, bu bölgedeki Badou Ndiaye’nin olmayışının, 8 numaralı oyuncu eksikliğini çok hissettirmiştir. Hemen önlerindeki Belhanda,yeterli pas organizasyonu yapamayışı, bunların yanına, alıştığımız kanat organizasyonlarından Svensson’un ve Rodrigues’in bindirmelerini çok göremeyişimiz,adam eksiltme de, Yusuf ve Akintola’ın gününde olmamaları beklediğimiz oyun kalitesinden uzak kalmamıza neden oldu. Yukarıda dediğim gibi, bunların da geçerli bir sebepleri vardı.
Bireysel performansta EN’ler;
Andreaw Gravillion; zamana ihtiyacı olan, müdahale zamanlamasını geliştirmesi gereken bir oyuncu.
CherifNdiaye; Sahan en çok mücadele eden ve son dakikada attığı gol ile sonuca katkı koyan sahanın en önemli oyuncusuydu.
Son söz;
Patrick Kluivert’ın, biraz zamana ihtiyacı olduğu kesin. Onun oyun tercihi de 4-2-3-1 dizilişiyle oynamak. Başkan Murat Sancak, Barcelona’da akademi takımının başında yer alan hocadan, Demirspor’un altyapısına da önemli katkılar sağlamasını isteyecektir.