MUSTAFA CİNER
Köşe Yazarı
MUSTAFA CİNER
 

GERÇEK BİR OLAY…

Hastamızın durumu nasıl diye sordu eşi Doktor, omuzlarını kaldırdı “bu gün tekrar kemoterapi yapacağız” dedi Hemşireye döndü “hastayı hazırlayın” dedi Kadın hastanın yanına oturdu Sağ elini avuçlarına aldı, dudaklarına götürdü öptü Hasta zorlukla gözlerini araladı Ümitsiz bir bakışla eşine baktı Kadın gözyaşlarını saklamak için eşinin uzun uzun elini öptü “İyi olacaksın merak etme gerekirse bütün varlığımızı harcarız” dedi Sedye geldi hastayı aldılar Kadın ümitsizce yatağa oturdu Sekiz aydan beri bu hastalık hayatlarını zehir etmişti Eşi Çetin Çelik bir maden şirketinin CEO suydu Kanadalı bir şirketle Kazdağlarında altın aramak için çok çalışmıştı Sonunda başarılı da olmuştu Bütün engellemelere rağmen Halkın tepkisine rağmen kendisinin üstün gayretleri Ve de siyasi ilişkileri sonucu aramayı yapmışlar İki yıl önce de aramayı bitirmişlerdi Başarılı bir çalışma olmuş epey bir para kazanmışlardı Ama şu illet hastalık gelip yakalarına yapışmıştı Kazançlarının sefasını sürememişlerdi Sadece ortaklık yaptıkları firma onları Kanada’ya davet etmiş Bir ay tatil yapmışlardı Kanada’nın yeşilliğine hayran olmuşlardı Sekiz ay önce halsizlik hissetmeye başladı Nefes alma zorlukları yaşıyordu Parası vardı en iyi Hastahanelere En iyi doktorlara gitmesine rağmen şifa bulamamıştı Avuç dolusu para harcamış ama nafile Artık Hastahaneden bile çıkamaz olmuştu Kanser dediler, kemoterapi yaptılar yok! yok! Bir türlü şifa bulamıyordu İki gün sonra Çetin Çeliği evine gönderdiler Eşi doktorların Çetin’den ümidi kestiklerini hissetti Çaresiz evine döndü Komşuları geçmiş olsuna geliyorlardı Herkes akıllar veriyordu Birisi Küba’ya gitmelerini önerdi Bir telefon numarası verdi Bu numarayla görüşmesini önerdi Telefon Küba’ya ait bir telefondu Aradılar, telefondaki kişi tahlillerini istedi Gönderdiler 14 gün sonra cevap geldi Telefondaki kişi sadece Kazdağlarında yetişen Beş bitkinin tarif edeceği şekilde ambalajlanarak getirdikleri takdirde Kesin tedavi edeceklerini söylüyordu Bitkilerin yöre isimleri ile Latince isimlerini yazdırdı Birisi Latincesi (Sideritis Trojana Ehrend) olan Sarıkız çayı İkincisi Latincesi (Allium Kantrionum) olan Yabani sarımsak Üçüncüsü Latincesi (Equi-Trojani) olan Kazdağı köknarının taze kozalağı Dördüncüsü Latincesi (Astrapolus Membronaccus) olan Geven otu İle Latincesi (Sxifroga Paniculata) olan Taşkıran otu Bu bitkilerin mutlaka Kazdağlarından toplanması söylüyordu Yanlışlık olmasın diye resimlerini de göndermişti Hemen Kazdağlarına adamlar gönderdiler Çetin Çelik Kübadan gelen haberle çok ümitlenmiş, morali de düzelmişti Sabırsızlıkla Kazdağlarına gönderdikleri adamlarını bekliyorlardı Sekiz gün sonra adamlar geldi Çetin Çelik “buldunuz mu?” diye sabırsızlıkla sordu Üçünü bulduklarını ama ikisinin maden arama yapılan yerde yetiştiğini Maden arama esnasında Bu bitkilerin tamamen yok edilmiş olduğunu söylediler Artık Taşkıran otu ile Geven otunu bulmak imkansız dediler Zaten bunlar çok yıllık Yani uzun yıllarda yetişen bitkilermiş dediler Çetin Çelik, adeta yıkıldı Altın ararken halkın tepkisi gözlerinin önüne geldi Pankartları görür gibi oldu “Kazdağları Hayattır” diye yazıyordu “Ölüm istemiyoruz” diyen pankartlar vardı Vardı! Vardı! Ama hiç dinlememişlerdi İşte kendisinin hayatı bitiyordu Ölüm geliyorum diyordu Çıkardıkları tonlarca altının hayat karşısında Birer tutam Gevenotu ile Taşkıran otu kadar değeri yoktu İsmail Ören Kanada'lı Alamos Gold firması ; 563 milyon liralık yatırım yapmış ,865 milyon liralık TEŞVİK almış. 2400 ton ,4 milyar dolar civarında ALTIN çıkartacak, %4 ünü yani yaklaşık 160 milyon dolarlık kısmına , devlete pay olarak verecek. Kalanını cebe atıp, gidecek. Böyle bir ticarete , kendi ülkesinin bayrağının sembolü Akçaağaç olan "AĞAÇ DEVLETTİR" diyen, ekolojik dengeyi bozacak diye sivrisinekleri İlâçlamayan KANADA 'lılar bile hayır diyemez . Suç, kendi ülkesine böyle bir kötülüğü yapanlarda…   (Fotoğrafçı: Niko Guido Ölü Altın Bedenler -2007)  
Ekleme Tarihi: 07 Ağustos 2023 - Pazartesi

GERÇEK BİR OLAY…

Hastamızın durumu nasıl diye sordu eşi

Doktor, omuzlarını kaldırdı

“bu gün tekrar kemoterapi yapacağız” dedi

Hemşireye döndü “hastayı hazırlayın” dedi

Kadın hastanın yanına oturdu

Sağ elini avuçlarına aldı, dudaklarına götürdü öptü

Hasta zorlukla gözlerini araladı

Ümitsiz bir bakışla eşine baktı

Kadın gözyaşlarını saklamak için eşinin uzun uzun elini öptü

“İyi olacaksın merak etme gerekirse bütün varlığımızı harcarız” dedi

Sedye geldi hastayı aldılar

Kadın ümitsizce yatağa oturdu

Sekiz aydan beri bu hastalık hayatlarını zehir etmişti

Eşi Çetin Çelik bir maden şirketinin CEO suydu

Kanadalı bir şirketle

Kazdağlarında altın aramak için çok çalışmıştı

Sonunda başarılı da olmuştu

Bütün engellemelere rağmen

Halkın tepkisine rağmen kendisinin üstün gayretleri

Ve de siyasi ilişkileri sonucu aramayı yapmışlar

İki yıl önce de aramayı bitirmişlerdi

Başarılı bir çalışma olmuş epey bir para kazanmışlardı

Ama şu illet hastalık gelip yakalarına yapışmıştı

Kazançlarının sefasını sürememişlerdi

Sadece ortaklık yaptıkları firma onları Kanada’ya davet etmiş

Bir ay tatil yapmışlardı

Kanada’nın yeşilliğine hayran olmuşlardı

Sekiz ay önce halsizlik hissetmeye başladı

Nefes alma zorlukları yaşıyordu

Parası vardı en iyi Hastahanelere

En iyi doktorlara gitmesine rağmen şifa bulamamıştı

Avuç dolusu para harcamış ama nafile

Artık Hastahaneden bile çıkamaz olmuştu

Kanser dediler, kemoterapi yaptılar yok! yok!

Bir türlü şifa bulamıyordu

İki gün sonra Çetin Çeliği evine gönderdiler

Eşi doktorların Çetin’den ümidi kestiklerini hissetti

Çaresiz evine döndü

Komşuları geçmiş olsuna geliyorlardı

Herkes akıllar veriyordu

Birisi Küba’ya gitmelerini önerdi

Bir telefon numarası verdi

Bu numarayla görüşmesini önerdi

Telefon Küba’ya ait bir telefondu

Aradılar, telefondaki kişi tahlillerini istedi

Gönderdiler 14 gün sonra cevap geldi

Telefondaki kişi sadece Kazdağlarında yetişen

Beş bitkinin tarif edeceği şekilde ambalajlanarak getirdikleri takdirde

Kesin tedavi edeceklerini söylüyordu

Bitkilerin yöre isimleri ile Latince isimlerini yazdırdı

Birisi Latincesi (Sideritis Trojana Ehrend) olan Sarıkız çayı

İkincisi Latincesi (Allium Kantrionum) olan Yabani sarımsak

Üçüncüsü Latincesi (Equi-Trojani) olan Kazdağı köknarının taze kozalağı

Dördüncüsü Latincesi (Astrapolus Membronaccus) olan Geven otu

İle Latincesi (Sxifroga Paniculata) olan Taşkıran otu

Bu bitkilerin mutlaka Kazdağlarından toplanması söylüyordu

Yanlışlık olmasın diye resimlerini de göndermişti

Hemen Kazdağlarına adamlar gönderdiler

Çetin Çelik Kübadan gelen haberle çok ümitlenmiş, morali de düzelmişti

Sabırsızlıkla Kazdağlarına gönderdikleri adamlarını bekliyorlardı

Sekiz gün sonra adamlar geldi

Çetin Çelik “buldunuz mu?” diye sabırsızlıkla sordu

Üçünü bulduklarını ama ikisinin maden arama yapılan yerde yetiştiğini

Maden arama esnasında

Bu bitkilerin tamamen yok edilmiş olduğunu söylediler

Artık Taşkıran otu ile Geven otunu bulmak imkansız dediler

Zaten bunlar çok yıllık

Yani uzun yıllarda yetişen bitkilermiş dediler

Çetin Çelik, adeta yıkıldı

Altın ararken halkın tepkisi gözlerinin önüne geldi

Pankartları görür gibi oldu

“Kazdağları Hayattır” diye yazıyordu

“Ölüm istemiyoruz” diyen pankartlar vardı

Vardı! Vardı!

Ama hiç dinlememişlerdi

İşte kendisinin hayatı bitiyordu

Ölüm geliyorum diyordu

Çıkardıkları tonlarca altının hayat karşısında

Birer tutam Gevenotu ile Taşkıran otu kadar değeri yoktu

İsmail Ören

Kanada'lı Alamos Gold firması ;

563 milyon liralık yatırım yapmış ,865 milyon liralık TEŞVİK almış.

2400 ton ,4 milyar dolar civarında ALTIN çıkartacak, %4 ünü yani yaklaşık

160 milyon dolarlık kısmına , devlete pay olarak verecek.

Kalanını cebe atıp, gidecek.

Böyle bir ticarete , kendi ülkesinin bayrağının sembolü Akçaağaç olan "AĞAÇ DEVLETTİR" diyen, ekolojik dengeyi bozacak diye sivrisinekleri İlâçlamayan KANADA 'lılar bile hayır diyemez .

Suç, kendi ülkesine böyle bir kötülüğü yapanlarda…

 

(Fotoğrafçı: Niko Guido

Ölü Altın Bedenler -2007)

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.