Bugün bir kez daha baktım
memleketime,
Gidenler gitmiş,
kederli ve buğulu birkaç göz,
Kıyametten arta kalan...
Gülmüyor artık insanların yüzü,
"Nasılsın "diye sorsan
" BİLMİYORUM"
dökülüyor solgun dudaklardan..
Acı kokuyor Portakal çiçekleri
Bu bahar...
Ne bir ramazan'ın manevi kokusu,
Ne Hatay'ımın tarihi dokusu..
Duyulmuyor artık,
Ne Habib_i naccar da ezan sesi,
Ne ermeni kilisesinde çan sesi,
Mevsimlerden zelzeleyi,
Aylardan zemheriyi yaşıyor gönlümüz...!
Uzaklarda arama fay hattını,
kalbimizin ortasından geçtide,
her parçamız bir yerde şimdi....
Katli fermanımı yazan,
bir avuç Hırsız,
"Hatay'lıyım"dedi" Hatalıyım" diyemedi
Fay hattı zan altında..!
Hayallerde ki şehrim,
Hayalet şehir şimdi...
Ve,
Asi nehri utandı "asi''liğinden....
Bir başka durgunlaştı bugünler..
Barış,
Huzur,
Hoşgörü ve
mutluluk yağmurunda,
iliklerine kadar ıslanırdı şehrim,
Sevgi seliydi Asi' den süzüle süzüle akan..
Ya şimdi..
Şimdi ne yağmur yağıyor,
Ne seller akıyor,
Ne Arap kızı camdan bakıyor artık..!
Bekle..!
Habib_i naccar aşkına,
Bayezid_i bestami aşkına
Saint Simon aşkına,
Saint pierre aşkına,
Harbiye,Defne aşkına,
Bekle..!
Allah aşkına bekle,
Ağlatma beni..
söz olsun sana geri döneceğiz..
Sen Hayatımsın HATAY'ım..
(Hamza Yusuf Davut)