Zamanın hep kıtlığından yakınır dururuz. Zaman bana yetmiyor, aaayyy ne çabuk günler geçiyor diye hayıflanır dururuz. Oysa ki, hayat, yan yana dizilmiş “An’lardan” oluşur. Hayata değer vermek, “Şimdiki zamanın” ve hayatın kıymetini bilmektir.
Zamanı nasıl kullandığı, insanın hayat kalitesini belirler. Çoğu insan zamanı heba ettiğinin farkında bile olmaz; çünkü hayat zamanı boşa harcatan tuzaklarla doludur. İnsan harcadığı her türlü kaynağı geri kazanabilir ama bir tek zamanı geri getiremez. Çoğu insan bu yalın gerçeğin farkında olmadan yıllarını boşa harcar. Cep telefonu ve tabletlerle oynadığı oyunlar, sosyal medyada geçirdiği fazla zaman; gereksiz telefonlar, gündemsiz ve fazla uzun toplantılar; sistemsizlik, dikkatini toplayamama, kararsızlık, erteleme huyu; aynı anda çok iş yapmaya çalışma, hayır diyememe gibi onlarca tuzak, insanın zamanını çalar.
***
Zamanı iyi kullanan insanların en temel farkı, bu tuzaklara düşmemeleridir. Aslında insanların çoğunun esas sorunu zamansızlık değil, zamanı etkin kullanmayı bilmemeleridir.
Pek çok insan, zamanının çoğunu acil olan işleri yapmaya harcar. Ama bu arada kendisine başarı getirecek önemli işleri yapmaya vakit bulamadığı için, bazı hayati olaylarda geri kalır.
Acil işleri yapmaktan kafasını kaldıramayıp, kendisi için önemli olan işlere öncelik vermediği için hayatı ıskalar.
Hayatının sonuna gelmiş insanların pişmanlıkları, keşkeleri işte bu yüzden çoktur. “Hep sonra yaparım, sonra giderim” deyip, erteledikleri, arkaya attıkları şeyler, sonrasında pişmanlıklar olarak karşısına çıkar. İnsan hayatta neye değer veriyorsa, zamanında bu değerlere önem vermeli, zamanı yaratmalı ve iyi kullanmalıdır.
***
Zamanı durduramayız, geriye alamayız, yarına da devredemeyiz. Geçen zaman ne satın alınır, ne borçlanılır, ne de ödünç verilir. Geçen zamanın acımasızca ömrümüzden çaldığını unutmayalım.
Zamanı ne kadar bilinçli ve etkin kullanırsak o kadar başarılı ve mutlu oluruz. Zamanın kıymetini bilmek, hayatın kıymetini bilmektir. Sağlıklı beyinler, zamanlarını da en iyi kullanan insanlardır. Esen ve şen kalın.