Muharrem ayna girdik. Muharrem Ayı’nın onuncu günü ise ‘Aşure Günü’ olarak kabul edilir. Aşure İbranice bir kelimedir ve on anlamına gelmektedir. Başka bir deyimle Hicri takvimin ilk ayı olan muharrem ayının onuncu günüdür.
Hz. Hüseyin Muharrem ayının 10. gününde Kerbela’da ailesi ve yakınlarından oluşan 72 kişinin büyük çoğunluğuyla birlikte katledilmiştir. Kerbela Katliamı’ndan çok az kişinin sağ kurtulduğu bilinmektedir. Zeynep Ana başta olmak üzere sağ kurtulanlar kadınlardan oluşmaktadır. Erkek olarak sadece Hz.Hüseyin’in en küçük oğlu Zeynel Abidin sağ kurtulmuş ve imam soyu bu sayede devam edebilmiştir.
***
Aşure geleneği, çok eski bir gelenek olup köken itibariyle Nuh tufanına dayandırılmaktadır. Rivayete göre Nuh’un gemisi tufan sonrası karaya oturduktan sonra gemide bulunan tüm yiyecekler bir kazana atılır ve pişirilir ve bu yemeğe Aşure yemeği denir. Bu kadim gelenek günümüzde tüm yörelerimizde devam ettirilmektedir.
***
Bu günlerde herkesin evinde aşure tencereleri kaynar. (Bu yıl bu tencerelerin kaynaması çok zor. İçindeki malzemelerin fiyatı dudak uçuklatan cinsten!!.)
Yapılan aşurenin içine bol çeşitli malzemeler konur. Bereket ve bolluk içerisinde konan malzemelerle birlikte, bin bir emekle pişirilir. Dayanışmanın, birlikteliğin ve sevginin ifadesi olan aşurelerimizi yakınlarımızla, komşularımızla ve dostlarımızla paylaşılırız.
Lezzetine doyum olmayan bu asırlık tatlımızı paylaştığımız bu günlerin, geçmiş dönemlerdeki gibi ülkemize barış, huzur bolluk ve bereket getirmesi dileğimle Aşurelerimiz, dualarımız, ibadetlerimiz ve oruçlarımız kabul olsun.