FATMA NUR TOZLU
Köşe Yazarı
FATMA NUR TOZLU
 

Ergen Toplum

Yıllar yıllar önce dönemin  gazetecisi Savaş Ay  ile yapılan bir röportajda unutmadığım bir cümle var. “Türk toplumunun ortalama okul karnesi orta ikiden terk” demişti.  Sonra uzmanlarca söylenmiş benzer ifadeleri defalarca kez duydum ve okudum.  Ben, duygusal yaşları içinde aynı şeyi düşünüyorum.  Bilişsel gelişimleri ortaokul düzeyinde, duygusal gelişimleri de ilk veya ortaokul düzeyinde yani gelişimi ergenlikte kalmış bir toplumuz.  Tepkilerimiz hep duygusal. Fazlaca alıngan ve küsmeye meyilliyiz. Veya aşırı öfkeleniyoruz.  Bunlar yetişkin bilincinden uzak tutumlar maalesef.  Bu durum toplumsal olaylara verdiğimiz tepkiye de yansıyor haliyle. Boykot ve protesto şeklimizden bahsediyorum. Nasıl yapılması gerektiğini bilmediğimiz o kadar belli ki.  İsrail’e kızıp tepki olsun diye Starbucks’a saldıran veya kola şişelerinden kolaları döken topluluktan bahsediyorum.  Bir kere de iPhone marka telefonlarını kırmıştı insanlar, konuyu ve neye kızdıklarını hatırlamıyorum ama. Olan kendi ceplerine oldu.. İlk şunu sordum; “ İsrail’in bu yaptığınızdan haberi oldu mu?”  Sonra bir sürü soru geldi:“Yaptıklarından utanmış olabilirler mi” “Bu tepkinin etki gücü ne” “ Mesajınızın gittiğinden, gittiyse de doğru gittiğinden emin misiniz” Bir de protesto söz konusu olan ülkenin ürünlerini satın almama boykotu var.  En hızlı gaza gelinen veya akla ilk gelen.  En fazla üç gün falan sürüyor galiba. Hatta harekete bile geçemeden gazı uçup gidiyor.. Zaten işe yaraması, sonuç vermesi de imkansız.. Çin’de benzine zam geldiğinde, herkes ama herkes düğmeye basmış gibi anında kontakları kapatmış.Trafik durmuş. Zammı geri çekmişler tabi hemen.. Benzer bir tepki geçmişte de olmuştu. Amerika’ydı galiba hatırlamıyorum.  Zammın ertesi günü herkes yürüyerek gidiyor, işine, okuluna. Ve herkes gecikiyor işine gücüne.. Örgütlenme falan yok, zira teknoloji o kadar ileri değil daha. İnternet falan yok.. Zam geri alınıyor.  Zam dediğin de üç kuruş falan bu arada. Bizdeki gibi 5-10 tl falan da değil.  Biz de zamlara tepki olmuyor mesela. Korkuyla yönetildiğimiz için olsa gerek.. Başka ülkeye kızınca, daha korkusuz tepki veriyoruz.  Bir dakikalığına lambaları yakıp kapatma eylemi yapmıştık. Ne tatlıydık. Milletçe aynı şeyi düşünüyor ve hissediyor olmanın mutluluğunu paylaşmıştık. Tabi ki bu da sonuç vermemişti ama ses çıkarmıştık. Sonuç vermeyecek bir eyleme girmeyi ben çok anlamlı bulmuyorum.  Telefon yağmuru ya da iletişim kanallarına yoğun mesaj bırakmak, hatlarını kilitlemek hatta, mesajı doğru ulaştırabilir diye düşünüyorum.  Bu tarz tepkiler sınırlarını ve sorumluluğunu bilen  bilinçli, öz değer ve öz güveni gelişmiş toplumlarda mümkün olabilir gibi geliyor bana.  Biz öfkelenip yakıp yıkmayı beceriyoruz. Yani bildiğimiz bu kadar bence. Dedim ya çocuk toplumuz. Ergenlikte kalmışız. Bu kadar oluyor.  Bu anlamda Gezi Parkı en başarılı  eylemimizdi bana göre. Yakıp yıkma esasına dayanmadı ama olaylar oldu. Mağdurlar, ölenler oldu. Tarihe de geçti. Türk halkına akıllı, bu duyguyu yönetmesini bilen, güvenilir iyi bir rehber bulunursa Kurtuluş Savaşı ruhuyla harika işler yapacağımızı düşünüyorum..  
Ekleme Tarihi: 01 Kasım 2023 - Çarşamba

Ergen Toplum

Yıllar yıllar önce dönemin  gazetecisi Savaş Ay  ile yapılan bir röportajda unutmadığım bir cümle var. “Türk toplumunun ortalama okul karnesi orta ikiden terk” demişti. 

Sonra uzmanlarca söylenmiş benzer ifadeleri defalarca kez duydum ve okudum. 

Ben, duygusal yaşları içinde aynı şeyi düşünüyorum.  Bilişsel gelişimleri ortaokul düzeyinde, duygusal gelişimleri de ilk veya ortaokul düzeyinde yani gelişimi ergenlikte kalmış bir toplumuz. 

Tepkilerimiz hep duygusal. Fazlaca alıngan ve küsmeye meyilliyiz. Veya aşırı öfkeleniyoruz. 

Bunlar yetişkin bilincinden uzak tutumlar maalesef. 

Bu durum toplumsal olaylara verdiğimiz tepkiye de yansıyor haliyle.

Boykot ve protesto şeklimizden bahsediyorum.

Nasıl yapılması gerektiğini bilmediğimiz o kadar belli ki. 

İsrail’e kızıp tepki olsun diye Starbucks’a saldıran veya kola şişelerinden kolaları döken topluluktan bahsediyorum. 

Bir kere de iPhone marka telefonlarını kırmıştı insanlar, konuyu ve neye kızdıklarını hatırlamıyorum ama. Olan kendi ceplerine oldu..

İlk şunu sordum; “ İsrail’in bu yaptığınızdan haberi oldu mu?” 

Sonra bir sürü soru geldi:“Yaptıklarından utanmış olabilirler mi” “Bu tepkinin etki gücü ne” “ Mesajınızın gittiğinden, gittiyse de doğru gittiğinden emin misiniz”

Bir de protesto söz konusu olan ülkenin ürünlerini satın almama boykotu var. 

En hızlı gaza gelinen veya akla ilk gelen. 

En fazla üç gün falan sürüyor galiba. Hatta harekete bile geçemeden gazı uçup gidiyor..

Zaten işe yaraması, sonuç vermesi de imkansız..

Çin’de benzine zam geldiğinde, herkes ama herkes düğmeye basmış gibi anında kontakları kapatmış.Trafik durmuş. Zammı geri çekmişler tabi hemen..

Benzer bir tepki geçmişte de olmuştu. Amerika’ydı galiba hatırlamıyorum. 

Zammın ertesi günü herkes yürüyerek gidiyor, işine, okuluna. Ve herkes gecikiyor işine gücüne.. Örgütlenme falan yok, zira teknoloji o kadar ileri değil daha. İnternet falan yok..

Zam geri alınıyor. 

Zam dediğin de üç kuruş falan bu arada. Bizdeki gibi 5-10 tl falan da değil. 

Biz de zamlara tepki olmuyor mesela. Korkuyla yönetildiğimiz için olsa gerek.. Başka ülkeye kızınca, daha korkusuz tepki veriyoruz. 

Bir dakikalığına lambaları yakıp kapatma eylemi yapmıştık. Ne tatlıydık. Milletçe aynı şeyi düşünüyor ve hissediyor olmanın mutluluğunu paylaşmıştık. Tabi ki bu da sonuç vermemişti ama ses çıkarmıştık.

Sonuç vermeyecek bir eyleme girmeyi ben çok anlamlı bulmuyorum. 

Telefon yağmuru ya da iletişim kanallarına yoğun mesaj bırakmak, hatlarını kilitlemek hatta, mesajı doğru ulaştırabilir diye düşünüyorum. 

Bu tarz tepkiler sınırlarını ve sorumluluğunu bilen  bilinçli, öz değer ve öz güveni gelişmiş toplumlarda mümkün olabilir gibi geliyor bana. 

Biz öfkelenip yakıp yıkmayı beceriyoruz. Yani bildiğimiz bu kadar bence. Dedim ya çocuk toplumuz. Ergenlikte kalmışız. Bu kadar oluyor. 

Bu anlamda Gezi Parkı en başarılı  eylemimizdi bana göre. Yakıp yıkma esasına dayanmadı ama olaylar oldu. Mağdurlar, ölenler oldu. Tarihe de geçti. Türk halkına akıllı, bu duyguyu yönetmesini bilen, güvenilir iyi bir rehber bulunursa Kurtuluş Savaşı ruhuyla harika işler yapacağımızı düşünüyorum..

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve cukurovapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.