Hoşgörünün en iyi timsali olan Mevlana Celaleddin-i Rumi, gerek yaşadığı zamanlarda gerek günümüzde gönüllere taht kuran manevi bir önderimizdir. Ölümünün 749.Vuslat Yıldönümü’nde her yıl olduğu gibi bu yıl da Şeb-i Arus, Sema programları ve kültürel etkinliklerle anılacak.
Hz.Mevlana, büyük bir düşünür, tasavvuf adamı ve manevi önderdir. Onun düşünceleri, ülkemizde halen en güncel ve güzel hali ile varlığını korumakta, insan sevgisi konusunda tüm insanlara bir kılavuz olmaktadır. Her daim iyiden, güzelden yana olan Hz.Mevlana için en güzel ilke, insanları sevme, onları kabullenme ilkesidir. Mevlana, yaratılanı Yaratan’dan ötürü sevenlerdendir. İnsanı olduğu gibi kabullenmesinin yanı sıra ”Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol” ilkesini benimsemiş bir düşünürdür.
Kendini tamamen insanların eğitimine vermiş müstesna bir varlık olan Hz.Mevlana, her dilden, her dinden, her renkten insanı kucaklayan sevgi, barış, kardeşliğin, hoşgörünün sembolüdür; “Gel Gel Ne Olursan Ol Yine Gel” sözü de oldukça meşhurdur. Her şeyin Allah’tan geldiğini bilir ve insanlığın gönlüne de bu şekilde yansıtır, öğretmeye çalışırdı.
“Hamdım, piştim, yandım” sözleri ile hayatını özetleyen Hz.Mevlana ölüm gününü için Allah’a olan sevgisinden ona kavuştuğu güne “Düğün töreni günü” diye adlandırmıştır.
Böyle kanaat önderlerinin düşüncelerini yaşatmak bizlere düşmektedir. Yüzlerce yıl öncesinden kaleme aldığı ”Mesnevi” adlı eserini okumalı, çevremizdeki insanların da okuması için onları bilgilendirip, teşvik etmeliyiz. Hz. Mevlana’nın düşüncelerini uyguladığımız, insanları sevdiğimiz, hoş gördüğümüz sürece O’nu yaşatabiliriz. Sağlık ve huzurlu günler dilerim.