Antakya M.Ö.300’lü yıllarda kurulan yerleşim yerlerinden biri. Onlarca medeniyete sahip olan asırlık şehir, tarihi boyunca yıkıcı depremlerle çok kez yıkılmış. Fay hattı üzerinde bulunan bu kadim kent bir kez daha 6 Şubat’ta meydana gelen yıkıcı depremle yerle bir oldu.
***
Çukurova Gazeteciler Cemiyetinin, düzenlediği basın turu ile tarifsiz acının yaşandığı, deprem bölgelerine “Acıyı paylaşmak için, acılı insanların yanına gittik.” Manzara dehşet vericiydi.
Antakya bitmiş. Yaşam durmuş, şehir terkedilmiş. Tüm şehir enkaz ve beton yığınlarıyla dolu. Sokakta, caddelerde, polis, asker, güvenlik güçleri, görevliler, gönüllüler, kurtarma ekipleri görev başında. Kenti terk etmeyenler çadır ve konteynırlarda yaşam savaşı veriyor. Onun dışında şehir bomboş, aynen hayalet şehir. 800 bin insan şehri terk etmiş. Gıda sorunu yok ama barınma ve ısınma sorunu ile hala çadıra ulaşamayan köyler mevcut.
Her renkten, her dinden, her ırktan, her mezhepten, kardeşçe yaşayan insanları olan şehir bitik durumda. Depremde canını, sevdiklerini kaybeden binlerce insan başka şehirlere gitmiş.
***
Cumhuriyet tarihinin en büyük felaketinin üzerinden 38 gün geçti. Bu felakette canlar gitti, evler, binalar, işyerleri yıkıldı, yollar yarıldı. Tarlalar, ağaçlar gitti, sanayi, ekonomi çöktü. Her yer yıkık, virane, hasarlı binalar terkedilmiş. Belediye, hastane, emniyet müdürlüğü ve kamu kurumları yıkılmış. Toprak, beton yığınları şehrin her yerinde. Anlayacağınız, “Yer Demir, Gök Bakır!” olmuş.
***
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1939 yılında anavatana katılan Hatay; “Sınırdaki Ay” anlamına gelen ismi, 1936 yılında Ulu Önderimiz Atatürk tarafından verilmiştir.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Lütfü Savaş, yaşadıkları felaket ile açıklamasında, “Bu afette hayatını kaybedenlerin sayısı 23 bin açıklandı ama enkaz altında hala cesetler var. Can kaybımız bunun çok çok üzerinde bir rakam. Yaraları elbirliğiyle, devlet desteğiyle hep birlikte saracağız. Hatay vazgeçilmemizdir. Hatay halkı saygılıdır, misafirperverdir. Alışkanlıklarından vazgeçmez, şehrinden vazgeçmez. Gidenler geri dönecektir. Antakya’nın zamana ihtiyacı var. Dayanışma, güçbirliği ve özverili çalışmalarımızla Hatay’ı tekrar ayağa kaldıracağız. Hatayımızın iyileşmesi için çaba sarfeden tüm kurumlara, hayırseverlere, gönüllülere teşekkür ederiz” diye konuştu.
***
Hatay yıkıldı ama yok olmadı. Antakya’nın neresini kazarsanız altından tarih fışkırır. Medeniyetler ve gastronomi şehrinde yaraların kapanması çok uzun sürecek olsa da Hatay yeniden ayağa kaldırılacaktır. Allahım böyle afetleri bir daha yaşatmasın. Dualarımız ve kalbimiz sizlerle. Allahım tüm depremzedelere yardım etsin.