Bayram günleri dini ve milli bakımdan çok önemli olan, milletçe hep birlikte neşe ve huzur içinde kutladığımız günlerimizdir. Bu mübarek günler ve gecelerde günahlarımız affedildiği için bu özel günler herkes için daha bir anlamlıdır.
Bayram kaynaşma günüdür, ziyaret günüdür. Küs olanların barıştığı, fakir, fukara ve yetimlerin sevindirildiği, büyüklerin, akrabaların ziyaret edildiği özel günlerimizdir. Sadaka, zekatların verildiği, iftar sofralarının kurulduğu, hemen hemen herkesin karnını doyurduğu kutsal bir ayımızdır. Bayramda vefat eden yakınlarımızı ziyaret eder, dualarla yad ederiz. Aile büyüklerimize, dostlarımıza, akrabalarımıza ve tanıdıklarımıza bayramlaşmaya gider, onların gönlünü alırız.
Asırlardan beri bugünlere kutlanarak gelen bayramın gelmesiyle birlikte herkeste tatlı bir telaş başlar. Hepimiz temiz giyinir, çocuklarımıza yeni giysiler alırız, artık bunu da alamaz hale geldik. Evlerimizi baştan aşağı temizler, yemek, pasta ve tatlılar yapardık, artık tatlı yapmayı da bıraktık. Malum şeker fiyatları ve herşeyin fiyatı uçtu!!!
***
Yaşamın getirdiği zorluklar, son günlerde herşeyde füze gibi fırlayan rakamlar, hayat pahalılığı, çalışma hayatı, yoğun sıkıntı ve stres canımızdan bezdirdi. Gücü olan tatile gitti bile. Dar gelirliler ve garibanlar ise yaşam sıkıntısı içinde, hiç kıpırdamadan, her zamanki gibi bulundukları yerde kaldılar.
Bayram günlerimiz bile değişti. Bu özel günlerimizi bayram gibi yaşamalı, dini ve milli kültür mirasımızı çocuklarımıza küçük yaştan itibaren öğretmeliyiz. Biz uygularsak, onlardan da bizden görüp uygulayacaklardır. Öğretelim ki bizden sonraki nesil bayramlarımızı unutmasın, layıkıyla yaşasın. Yaşanması zor dünyamızda dileğim genç nesilin bu gelenek ve göreneklerimizi unutmaması!
Umarım bu mirasımızı, örf ve ananelerimizi nesilden nesile aktarırız. Yine de bayram sevinci yüreğimize doldu. Elbet bu zorlu günler geçecek. Yine de eskisi gibi olmasa da şeker tadında iyi bayramlar geçirdik.