Yıllardır Türkiye'de tribünler bu sloganla inledi. Önceleri pek geçerliliği olmadığını düşünürdüm fakat futbolumuza VAR girdiğinden bu yana inanmaya başladım. Elbette bütün oyuncuları bu kategoriye sokamam ama en ufak darbede kendini yere atanlar, kalkmayanlar o kadar çoğaldı ki, futbolun akışı değişti, ruhu kayboldu...
Eminim ki teknik direktörler bile oyuncularına özelllikle ceza alanı içerisinde en ufak darbe hissettiklerine, kendilerini yere atmalarını ve kalkmamalarını salık veriyorlardır. Kalkmayınca, hakem oyunu durdurmak zorunda kalıyor, bu süreç VAR'ın o pozisyonu defalarca incelemesine ve hakemi incelemeye davet etmesine kadar varıyor. VAR'dan inceleme daveti alan hakemin sahadan monitöre gidene kadar kafasında tek düşünce var ''Benim göremediğim bir şeyler var ki, beni çağırıyorlar, acaba darbe var mı?''. Monitörde en ufak darbeyi gören hakem doğru penaltı noktasını gösteriyor. Oyuncunun gerçekten ''darbenin şiddetinden dolayı mı düştü, yoksa kendini kolayca bıraktı mı?'' sorgulamıyor. Orta alan mücadelesinde göze bile gelmeyen darbeler ve devam eden oyun, ceza alanı içinde olunca duruyor, defalarca ileri geri bir çok açıdan oynatılınca futbolun ruhuna aykırı kararlar çıkıyor. Hakem o pozisyonu çıplak gözle izleyerek cezalandırmadığı halde monitöre davet edildiğinde, kararını değiştirmek zorunda kalıyor. O zaman da ''En büyük taraftar, futbolcular sahtekar'' sloganı doğrulanıyor...
Sadece darbe mi? Bir de ceza alanı içinde elle temasın penaltı ile cezalandırıldığı pozisyonlar var. Önceleri ''Top mu ele gitti, el mi topa gitti?'' sorusunun cevabını arayan hakemler, şimdilerde ''El açık mıydı, vücudu genişletti mi?'' sorularına cevap arıyorlar, o zamanda futbolun ruhuna aykırı penaltı kararları çıkıyor. Sırtı dönük futbolcunun sıçradığı için açılan koluna arkadan çarpan toplara verilen penaltı kararları, içimi acıtıyor. Bir zamanlar Erman Toroğlu'nun söylediği ''Penaltı, penaltı gibi olmalıdır'' sözleri tarihe karıştı...
VAR futbolumuza birkaç sene önce girdi ve özellikle ofsayt ve '' top çizgiyi geçti mi?'' konularına açıklık getirdi. Fakat ''VAR'ın çağırdıkları veya çağırmadıkları'' futbolumuzun kabusu oldu ve VAR tartışılmaya başlandı. Nitekim İskandinav ülkeleri VAR'ın kaldırılması konusunda görüş beyan ettiler. Eminim ki, yetkililer VAR oturdukça tartışmaları önleyecek kararları devreye sokacaklardır. Zira önceleri gole sevinen taraftarlar bile, sevinçlerini ertelemek zorunda kaldılar...
Futbolun karar merciileri, futbolcuların sahtekarlıklarını önleyecek ve cezalandıracak kararları uygulamaya sokmalıdır...