CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut: Er ya da geç bu sıkıntılar mutlaka çözülecektir

CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, Çukurova ve Seyhan belediyelerindeki sıkıntılara değindi

>> SABİT ÖZKESER   Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut,  kendi belediyelerinin başarısının iktidar tarafından engel olunmaya çalıştığını ileri sürerek, “Çukurova ve Seyhan belediyelerindeki sıkıntılar da er ya da geç çözülecektir” dedi. ÇUKUROVA BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCILARI DA BURHANETTİN BULUT’A EŞLİK ETTİ Adana’da  gazeteleri ziyaret eden Bulut, beraberinde Çukurova Belediye Başkan Yardımcıları Uğurcan Doğan. Cihan İldem ve Nazlı Pınar Ünlü ile Meclis Üyesi Yekta Çakıroğlu ile birlikte Çukurova Press’i de ziyaret etti.  Gazetemiz Yönetim Kurulu Başkanı Engin Kanber ve ekibiyle görüşen ve Adana ile ülke gündemine ilişkin soruları yanıtlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut,   İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşülmesi üzerine de “Biz aslında daha önce de aynı şeyi söylüyorduk. Bu süreç şeffaf bir şekilde çözülebilir, çözülecekse. Ancak, kapalı kapılar arkasında ya da başka amaçları var ise bize iç politikaya mal etme ve bunu oya çevirme gibi bu tür amaçlarda bu işler olmuyor, olmadı da. Bu işin yeri TBMM’dir” diye konuştu.  Bulut, Çukurova ve Seyhan belediyelerindeki işçi çıkışları konusuna da değindi. “ADANA’DA ÖZELLİKLE  2 BELEDİYENİN DURUMU ÖZEL” Bulut, “Adana’da özellikle  Seyhan ve Çukurova belediyelerinin durumu özel.  Oralarda  mali disiplini bir önceki dönemden gelen bir sıkıntı var, özellikle maaş konusunda. İşçiye verilen para yükseklik denmez sosyal demokrat bir partide. Biz bu ülkede, işte 5-10 tane müteahhit acayip milyon, milyon rakamlarla oynarken işçinin alacağı 20-30 bin liranın  lafını mı edeceğiz. Bu ekonomik şartlarda herkesin daha yüksek maaş alması gerekir. Sonuçta bir mali disiplini var. Bir tarafta iktidar geliri kısıyor, bir taraftan da işçi giderleri toplam gelirin neredeyse tamamı karşılığında. Haliyle burayı çevirmek lazım. Çevirmek için de türlü arayışlar ortaya çıkıyor. Şu anda sendikalarla görüşmelere başlandı ve bir yere kadar gelecektir. Türlü türlü sıkıntılar var ve mutlaka bu sıkıntılar er yada geç çözülecektir” dedi. “CUMHURBAŞKANI BAŞARILI CHP’Lİ BELEDİYELERİN ÖNÜNÜ ENGELLEMEYE VE TAKOZ KOYMAYA ÇALIŞIYOR” İktidar tarafından CHP’li belediyelere yönelik girişimleri de değerlendiren  CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, “Cumhurbaşkanlığı seçimi ne kadar legal ise belediye başkanlığı seçimi de o kadar legal.  Vatandaş kendisinin verdiği vergilerle ülkenin yönetimini belediyenin yönetiminin yetkisini veriyor. Birine Cumhurbaşkanlığı birine milletvekilliği yasamada birine de belediyede. Ama bu iki seçilenden bir tanesinin hazımsızlığı söz konusu. Cumhurbaşkanı başarılı belediyelerden dolayı kendisinin iktidarına mal olacağından dolayı buna bir engel takoz koymaya çalışıyor. Bunu bazen topal ördek ile 2019 yılında ifade ettiği gibi. Ama  2019 yılında topal ördek dedikleri yönetimler kendisinin beceremediği  pandemide, depremde  olağanüstü işler yaptı. Pandemide 2 maske dağıtamazken belediyeler vatandaşları maskesiz bırakmadı. Sosyal yardımları evlerine kadar hizmet götürdüler. Bunların hiçbirini hükümet yapamadı” diyerek, şöyle devam etti: “Sonuçta şimdi vatandaş o verilen hizmetin karşılığı Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri iki katına çıkardı. Nüfus olarak çoğunluğa getirdi. Ekonomik olarak yüzde 70-80’lere kadar getirdi. Bu şu demek; evet siz başarılısınız ve bunun da payesini verdik. Bu sefer hazımsızlık daha çok arttı, bu defa da ekonomik olarak engellemeye çalıştı. Kredi verdirmiyor. Uluslarararası kredilere engel koyuyor. Yurtiçinde belediyelerimize kredi veren bir devlet bankası yok denecek kadar yok denilir. Şimdi de SGK borçlarını  tahsil edeceğim diye biniyor. Olabildiğince kaynaklarını kısıtlıyor.” “İKTİDAR BİLİNÇLİ VE KÖTÜCÜL AKILLA ÜLKEYİ YÖNETİYOR” Açıklanan Asgari ücret ve beklenti içerisinde olan  emeklilerle ilgili soruları da yanıtlayan Bulut, “Bu sürecin hasarını, kötülüğünü yaratan bugünkü iktidar. İktidar bilinçli ve kötücül akılla ülkeyi yönetiyor” diye konuştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: “Kaynakları var ama özellikle vermiyor.  Bunu somut veriler üzerinden söylüyorum. Bu bir tercih. Tercihi kaynakları belli kesimlere aktarıyor. Kamu özel işbirliğine aktarılan rakamlara baktığımızda, kur korumalı mevduata aktarılan kaynaklara bakalım, faizlere verilen kaynaklara bakalım., Bunların toplamı içerisinde verilecek emekliye verilecek artışa baktığımızda devede kulak. Sonuçta bir kaynak var. Buraya verebiliyorsan, buraya da verebilirsin. Bir de burada  üç kağıt da var. faize karşıyım diyor en büyük faizin ödendiği  bir dönemdeyiz. Cebinizden 5 kuruş para çıkmayacak diyor, kamu özel işbirliğine milyon ve milyar dolarlar harcanıyor. Asgari ücret azami geçimle ilgili. Sen Saraya bir zam  getiriyorsun, yani bütçe artışına. Elektriğe bir zam getiriyorsun kendi alanında olanlara değil mi ? taşıt puluna zam getiriyorsun . Aklınıza gelen her kalemde yeni yılda zam getiriyorsun. Ama bakıyorsun asgari ücrete oraya verdiğin yarısını veriyorsun. Bu bilinçsizlik mi ? bu bilinçli bir tercihtir. Yüzde 30 buraya, yüzde 60 oraya veriyorsan burada TÜİK’in bile altında burada başka veri üzerinden yapıyorsun. Bu bir kötülüktür, bu vatandaşa yapılan bir kötülüktür. Bu kaynakları senin doğru dağıtmadığına ilişkin bir veridir. Bunu neden yapıyor ? bunu çünkü bugüne kadar bu ülkeyi sosyal yardımlarla yönetti. Kaynağı kendinde toplayıp, yoksullaşan halka sosyal yardımlarla kendisine oy verme olasılığını güçlendiriyor. 2 önemli yerden oy alıyordu. Bir tanesi milli değerler üzerinden işte ‘Van münit’ yok Suriye’yi aldık, şöyle yaptık, böyle yaptık her dönem bir şey buluyorlar. İkincisi sosyal yardımlardan.İnsanları şöyle korkuttular. CHP gelirse sosyal yardımları keser, bu belediyelerle bunun önüne geçildi ve kırıldı. Son dönemdeki anketler de veriler de onu gösteriyor. Emeklilere de bir şey vermezler. Asgari ücrete verdiği  ne vereceğinin göstergesidir. Taa ki seçim zamanına kadar şimdi kasayı doldurup, seçim döneminde kasayı tekrar  gevşetecekler.” “BU SÜREÇ ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE ÇÖZÜLEBİLİR, ÇÖZÜLECEKSE” İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşülmesi üzerine de  konuşan  Bulut, “Biz aslında daha önce de aynı şeyi söylüyorduk. Bu süreç şeffaf bir şekilde çözülebilir, çözülecekse. Ancak, kapalı kapılar arkasında ya da başka amaçları var ise bize iç politikaya mal etme ve bunu oya çevirme gibi bu tür amaçlarda bu işler olmuyor, olmadı da. Bu işin yeri TBMM’dir. Meclis zemininde  her türlü açık ve şeffaf bir şekilde yapılan görüşme, çalışma bu sürece fayda sağlar. Biz o  noktada hiç değişik bir hatta girmedik.Devlet Bahçeli’nin açıklamaları, bugüne kadarki gelen süreçte bunların içinde çok fazla bilinmeyenler var. Bu süreç başlayacak. Başlaması her ne kadar çok açık bilinmez bir haldeyken bile olsa sonuçta mecliste tartışılması ve eğer olumlu bir  sonuca evrilecekse iyi olur. Ama onun dışında kapalı kapılar arkasında geçen dönemki gibi işler yapılmaya kalkarsa yine hüsrana dönerler.”