“İstanbul Sözleşmesi hukuksuzca feshedildi
İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesinin akıl almaz bir hata olduğunu vurgulayan Tekin, iktidarın, kadınları göz göre göre şiddete, ölüme sürüklediğini belirtti. 1 Ağustos 2014'de yürürlüğe giren ve geçtiğimiz yıl 20 Mart 2021 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanan 3718 sayılı Cumhurbaşkanı kararı sonucunda, kadınların kişisel hak ve özgürlüklerini koruma altına alan İstanbul Sözleşmesi'nin fesh edilmesinin yankılarının hala devam ettiğini söyleyen Tekin, “Erdoğan 19 Mart’ı 20 Mart’a bağlayan gece yarısı kararname ile kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi’ni hukuksuzca feshetti. Milyonlarca kadının eşitlik ve yaşam hakkının güvencesi gasp edildi.”dedi.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ”
Sözleşmenin feshedilmesine sert tepki gösterenlerden biri olan Başkan Tekin, Kararın yayımlandığı gün olan 20 Mart 2021’de, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Merkez Yönetim Kurulu’nu ve Parti Meclisi’ni olağanüstü toplantıya çağırdığını ifade ederek şunları söyledi: “Toplantıda bu kararın yok hükmünde olduğu kararı alındı. Derhal partimizin kadın yöneticileriyle birlikte Genel Merkez’de basın açıklaması yaptık. Açıklamamızda "Meclis'te oy birliğiyle kabul edilmiş olan İstanbul Sözleşmesi, milletin iradesi yok sayılarak feshedilemez. Meclis yok sayılmış, Anayasa'mız ayaklar altına alınmıştır” dedik. Ardından Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak kadın örgütleri ile birlikte Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Danıştay’a başvuruda bulunduğumuzu kamuoyuna açıkladık. İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararını durdurma talebiyle açtığımız bu dava ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunun ispatlanmasını istedik. Partimizin yanı sıra 200’ü aşkın sivil toplum kuruluşu iptal davası açtı. Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünde, haftalık grup toplantılarımızda ve ilgili komisyonlarda İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediğimizi defalarca dile getirdik. Danıştay’dan yanıt beklerken 30 Nisan 2021’de Resmi Gazete’de yine bir gece yarısı kararı yayımlandı. Bu kararın yargıya talimat niteliği taşıdığı çok netti. Yaşanan tüm hukuksuzluklara isyan ettik ve 19 Haziran 2021 tarihinde binlerce kadınla “İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz” diyerek İstanbul Maltepe Mitingi’ni gerçekleştirdik.”
“HUKUKSUZLUĞA SON VERİLSİN”
28 Haziran 2021’de, Cumhurbaşkanlığı’nın savunma yaptığını ve “devletin yüksek menfaatini ilgilendiren işlemlerine karşı yargı yolunun kapalı olduğu” bildirildiğinin altını çizen Başkan Tekin, “Hangi yüksek menfaat, kadınların yaşam hakkından daha değerli olabilir? Cumhurbaşkanı nasıl olur da Anayasa’yı yok sayabilir? Yürütme makamı, hangi hakla kendisini yasamanın yerine koyabilir? Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen savunmayı “emir” kabul eden Danıştay, 29 Haziran 2021 tarihinde “yürütmeyi durdurma” talebimizi reddetti. Bunun üzerine Danıştay’a fesih kararının iptali için başvurduk ve bu hukuksuzluğa bir an önce son vermesi için çağrılar yaptık. Nihayetinde Danıştay 10. Dairesi 28 Nisan 2022’de iptal davalarını esastan görüşmeye başladı. İlk duruşmada 73 barodan 1000’i aşkın avukat, kadın dernekleri, siyasi partilerin temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen kadınlarla duruşma salonunu hınca hınç doldurduk. Sözleşmeden çekilmenin, Anayasa’daki eşitlik ilkesinden vazgeçildiği ve kadınların canıyla oynamak anlamına geleceğini dile getirdik. Örgütlü gücümüzle 7, 14 ve 23 Haziran’daki Danıştay davalarına katılarak, “Bu yanlıştan dönün!” çağrımızı yineledik. Tüm duruşmalarda, Danıştay Savcıları, fesih işlemin iptaline karar verilmesini istedi ”diye konuştu.