“3 Kasım’da ‘sokağa çıkma yasaklı nüfusu sayımı’ yapılsın”

Başkan Yıldız konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Belli bir coğrafya üzerinde iç ve dış egemenliğe ve örgütlü zor kullanma tekeline sahip kamu tüzel kişiliği” olarak tarif edilen devletin en temel vazifesi; vatandaşlarının can ve mal güvenliğini, hukuki güvenliğini, huzur içerisinde yaşam sürmesini temin etmektir” dedi.

“Devlet olmanın, devlet etme hakkını sürdürebilmenin birinci koşulu; bahse konu ‘GÜVENLİK’ meselesini temin edebilme kabiliyetine sahip olmak, kıymet ölçüsü de bu kabiliyetin derecesidir” diye sözlerini sürdüren İYİ Parti Adana İl Başkanı Av.Veysel Yıldız, daha sonra şöyle devam etti:

“Güvenli bir yaşam sürmek bir insanın temel haklarındandır, bunu temin etmek de devletin Anayasal vazifesidir.Devlet bu vazifede zaafiyet gösterirse; devlet etme hakkına sahip olduğunu iddia ettiği coğrafyada huzur bozulur, devlet ve vatandaş arasında mesafe oluşur.Güvenliğini sağlayamadığınız bir coğrafyada yargılama yetkiniz bile tartışılır hale gelir, burada hukuki güvenlikten bahsetmek ise zaten çok lüks olur.Bu bağlamda; özellikle Suriye’deki iç karışıklıkla birlikte 12-13 yıl önce başlayan, günümüzde diğer bazı doğu ülkelerinden sökün  edip gelenlerle birlikte; gerçek sayısının bile resmi ağızlardan bir türlü telaffuz edilemediği miktarlara ulaşan kaçak/ düzensiz sığınmacı meselesi,  gelinen aşamada Türkiye ve Türk vatandaşları açısından çok ciddi bir güvenlik sorunu oluşturmakta, yaşamı çekilmez hale getirmektedir.”

Yıldız, daha sonra şu görüşlere yer verdi:

“ Üstelik, bu insanların ciddi bir miktarına Türk vatandaşlığı verilmiş olması, “henüz!” Türk vatandaşlığı verilmemiş olanlarının ise ülkelerine geri gönderilmelerinin düşünülmediğine dair resmi ağızlardan dökülen cümleler; insanlarımızı kaygıya ve umutsuzluğa düşürmektedir.Bunların yanında, sokaklarımızda ellerini kollarını sallayarak dolaşan firariler, suç işleme potansiyellerinin yüksek olduğu bilinmesine rağmen salıverilenler, her gün yeni bir “bunu da mı yaptılar” dedirten türden eylemleriyle; normal insanın, normal vatandaşın, devletine küsmesine, umudunu kesmesine sebebiyet vermektedir.Bu sebeplerle; kısa bir süre önce Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu öncülüğünde, İYİ Parti’nin; “Ak Parti tarafından sığınmacı ve yabancılara dağıtılmış yüzbinlerce vatandaşlığın tamamının iptal edilmesi” talebiyle Danıştay nezdinde açmış olduğu dava bir ilk adım olarak çok önemlidir, dikkatle takip edilmeli, bu davaya taraf olunmalıdır.Bunun yanında, yine Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu’nun 9 Ekim 2024 tarihli İYİ Parti Meclis Grup Toplantısı’nda önemle ve ısrarla vurguladığı üzere; “sokaklardaki kaçakların tespiti ve onlarca suç kaydıyla  dolaşan sapık, suçlu ve firarilerin, ait oldukları yerlere gönderilebilmeleri için” 3 Kasım 2024 tarihinde kapalı, yani; “sokağa çıkma yasaklı nüfus sayımı” yapılması elzemdir. Daha fazla çocuğun, daha fazla kadının ölmemesi, şiddete maruz kalmaması, Türkiye’nin her bir vatandaşı açısından  “huzur içerisinde yaşanılabilen, güvenlikli bir ülke” olması için; Milletimizin her ferdinin bu öneriyi önemseyip dikkate almaları, devlet etme(edememe) makamındaki iktidar partisini  buna zorlamaları, asıl gerçek beka sorununun bertaraf edilmesi bakımından çok önemli ve zaruri bir ilk adım olacaktır.”