Seher Ergin: Kıdem tazminatı iş güvencemizdir

ALİ BOZ/ŞEYDA TURAÇLAR

Eğitim-İş Adana 1. Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, geçmişte olduğu gibi bugünde krizin yükü emekçilere ödetilmekte olduğunu belirterek, “ Son günlerde; AKP’nin ekonomiye ilişkin hedef ve politikalarının yer aldığı üç yıllık orta vadeli programda (OVP) yer alan, 2024 yılının son çeyreğinde hayata geçirilmesi planlanan tamamlayıcı emeklilik sistemi ile gündeme gelmesi tesadüf değildir. “dedi.

Ergin yaptığı açıklamada şunları söyledi. “ OVP’de doğrudan kıdem tazminatı ibaresi geçmese de “tamamlayıcı emeklilik sistemi” ile iktidar bir kez daha kıdem tazminatını ve kamusal emeklilik sistemini hedefe koymuştur. En son Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın ise “kıdem tazminatında maalesef çok ciddi problemler var” ifadeleri artık açık açık niyetlerini ortaya koymaktırlar. Sermayenin ve iktidarın kıdem tazminatını gasp etme girişimi ilk değildir. İktidar, geçmişte de “Çalışma Hayatında Reform”, “İstihdam Kalkanı Paketi” “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” uygulamalarının gündeme almıştı ancak emekçilerin tepkisi geri adım atmalarına neden olmuştu. Kıdem tazminatı ve emeklilik maaşları en fazla AKP iktidarı döneminde erimiştir. Mevcut “kıdem tazminatı” uygulamasının tasfiye edilerek, “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” kurulması ile işçinin iş güvencesi dayanağı ortadan kaldırılmak istenmektedir. Kıdem tazminatının arkasından da işçinin kurallı olarak çalıştığı iş yeri, iş zamanı ve koşullarının patronların keyfi tutumuna bırakılması amaçlanmaktadır.”

Ergin açıklamasında ayrıca şöyle konuştu. “Ekonomik darboğazın yaşandığı,  enflasyon ve işsizlik rakamlarının tavan yaptığı dönemde AKP iktidarı tarafından kıdem tazminatı, esnek çalışma, iş güvencesi gibi hassas meselelere el uzatması emekçilerin ve emek örgütlerinin eylem birlikteliği yapamamasından kaynaklanmaktadır. Hükümet ve patronlar sendikaların içinde bulunduğu durumdan cesaret almaktadır. AKP hükümeti milyonlarca emekçinin çalışma yaşamını kuralsızlaştırmanın koşullarını aramakta,  iş güvencelerini ortadan kaldırmak istemekte ve kıdem tazminatı hakkını hedefe koymaktadır. Bu iki kazanım sadece işçilerin değil kamu emekçilerinin de temel kazanımıdır. Tüm emekçilerin tarihsel süreçte kazandığı haklarının zedelenmesi kabul edilemez. Toplumun tüm kesimlerini oluşturan emekçiler ve emek örgütleri, şüphesiz ki yeni paketlerin ve saldırıların tehdidi altında olmaya devam edecektir. Kısacası patronlar ve hükümetin, bu iki temel kazanıma karşı yaptığı ve yapacağını ilan ettiği girişimlere karşı emekten ve kamucu tavırdan yana tüm demokratik kitle örgütlerinin, konfederasyonların ve sendikaların birlikte mücadele yürütmesi gerekmektedir. “

Ergin açıklamasının sonunda, “Çünkü, Ülkenin içinden geçtiği ekonomik, siyasi ve toplumsal kriz karşında AKP hükümeti, emekçilere yönelik en büyük saldırıyı kıdem tazminatını kaldırmayı amaçlayarak göstermektedir. İktidar; kıdem tazminatını, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin bir parçası yapma hazırlığındadır. Patronlar; işçilere, kıdem tazminatı ödememek için akla hayale gelmeyecek yöntemler kullanırken, mevcut iş yasaları tam anlamıyla uygulanmadığı için çok sayıda işçi hakkı olduğu halde kıdem tazminatına fiilen ulaşamamaktadır. Tüm kazanımların korunması amacıyla ve ekonomik krizin bedelinin emekçilerin sırtına yüklenmek istenmesine karşı mücadele edilmelidir. İktidar ve patronlar farklı gerekçe ve formüllerle her seferinde emekçilerin lehine bir değişiklik olarak gösterdikleri kıdem tazminatı değişikliği inandırıcı değildir. Asıl hedefin kıdem tazminatının işten çıkarmalardaki ‘caydırıcı’ etkisini ortadan kaldırmak olduğu çok açıktır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonuna bağlı Eğitim-İş sendikası olarak; Orta Vadeli Program aldatmacalarını kabul etmiyor, kıdem tazminatına dokunulması halinde en temel haklarımız için emek örgütlerini alanlarda omuz omuza mücadele etmeye çağırıyoruz.”