Seher Ergin : Okullara manevi danışman istemiyoruz

ALİ BOZ/ŞEYDA TURAÇLAR

 

Ergin konu ile ilgili yaptığı açıklamada, ‘Manevi danışman’ lığın gündeme getirildiğini belirterek “ İzmir ve Eskişehir başta olmak üzere birçok ilimizde devlet okullarına pedagoji eğitimi almamış din görevlisi atamasının önünü açan  “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (ÇEDES)” kapsamında  okullara  “manevi danışman” adı altında imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve kuran kursu öğreticisi atanmasının üçüncü büyük ayağı ne yazık ki Adana olmuştur. Adana’da 1060 okuldan Değerler Kulübü öğretmeninin adı-soyadı, branşı, telefon numarası ve E-MAİL adresi istenmiştir”  diye konuştu.

Ergin, ayrıca yaptığı açıklamada, şöyle  devam etti:  “Deprem yaralarını saramayan, hasarlı bina tespitini kamuoyu ile paylaşamayan dolayısıyla can güvenliğini dahi temin edemeyip Adana'ya ilk ziyaretinde yerel seçimlerde oy isteyen Bakanlığımızın görevini Diyanet vb bakanlıklara devretmesi, değerler eğitimini öğretmenler eliyle vermek yerine diğer bakanlıklara alan açmasının açıklanabilir yanı yoktur. Anayasamıza, yasalara ve yönetmeliklere açıkça aykırı, laik ve bilimsel eğitimle taban tabana zıt olan ÇEDES protokolü eliyle eğitim biliminden pedagojiden bihaber, çocuklarımıza nasıl yaklaşılacağını bilmeyen yetişkinleri okullara sokmak travmatik etkileri de beraberinde getirecektir. “

MEB’in, alanında uzman eğitimciler varken konuyla ilgisi olmayan kişileri ve yapıları eğitim sistemine sokmaya çalıştığının altını çizen Ergin, sözlerini şöyle sürdürdü:

  “Öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin mesleki itibarına hakarettir. Öğretmenlik mesleği yasada da açıkça tarif edildiği üzere bir uzmanlık mesleğidir. Eğitim-öğretim, tartışmasız eğitimcilerin işidir.Bu protokol, Milli Eğitimin Amaç ve İlkelerine aykırıdır.  Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim- öğretim işlerini Müftülüklere, Gençlik ve Spor Müdürlüklerine bırakamaz. Okullarımızda öğrencilerimizin yetiştirileceği her alanda öğretmenlerimiz ve rehber öğretmenlerimiz varken, manevi danışman, aile ve eğitim rehberi gibi alan dışı kişilere asla izin verilemez. Eğitim Fakültelerini bitirmiş 1 milyona yakın öğretmenimiz atama beklerken, İlahiyat mezunlarına veya Gençlik ve Spor Bakanlığının kadrolaşma amacı ile istihdam edilen personellerine iş alanı açılmasına izin vermeyeceğiz.  Eğitim-İş olarak; Anayasa ve mevcut mevzuatlara aykırı olarak yürütülen bu projelere son verilip, formasyonsuz ve pedagojik eğitimden uzak kişilere, eğitim kurumlarında eğitim-öğretim işlerinin devredilmesini reddediyoruz.”