Barut: Okullarda çocuklarımız portakal suyu içebilsin
Narenciyede yeni ihracat pazarları bulunmasını, ton başına çiftçi ve ihracatçıya 3 bin lira destek verilmesini isteyen Barut, "Narenciye üreticisi desteklensin ki ülke çiftçisi rahat bir nefes alsın, insanlarımız sağlıklı yaşam için turunçgil tüketebilsin. Otel ve konaklama yerlerinde narenciye suyu ekstra olmaktan çıkarılsın. Okullarda çocuklarımızın bir öğün de olsa narenciye tüketimi veya portakal suyu içmesi sağlansın" dedi.
"ÇÖZÜM BULUNMAK ZORUNDA"
Türkiye'de verime bağlı olarak yıllık ortalama 5-6 milyon ton narenciye üretildiğini, bu sezon yaklaşık 7 milyon tonluk bir rekolte beklendiğini aktaran Ayhan Barut, "Turunçgilde toplam üretimin yüzde 75'i Çukurova Bölgesi'nden karşılanıyor. Bölgemiz Çukurova'da Adana, Mersin ve Hatay'da çiftçilerimizin en önemli gelir kaynağından birisi narenciyedir. Bölge ekonomisi ve ülkemiz için hayati öneme sahip narenciyede, çiftçinin yaşadıkları sorunlara çözüm bulunması zorunludur. Tüm tarımsal üretim alanlarında olduğu gibi narenciye üretiminde de gübreden zirai ilaca, akaryakıttan tarımsal sulamada kullanılan elektrik fiyatlarına dek fahiş bir artış yaşanıyor" diye konuştu.
"DALINDA 30 KURUŞ, MARKETTE 20-30 LİRA"
Narenciye üreticisinin emeğinin karşılığında zarar etmemesi gerektiğini bildiren Barut, "Narenciye üreticisi dalında 30 kuruşa limon, 50 kuruşa mandalina ve portakal satamıyor. Marketlerde ise mandalina ve limon 20 liranın üstünde, portakal 30 liradan fazlaya satılıyor. Halkımız pahalı diye tüketemezken, çiftçimiz maliyetin altında kalan ürün fiyatları nedeniyle feryat ederken, aradaki fark kime gidiyor? Böyle düzen olmaz. Bu kara yazı değildir. Çiftçinin yüzünü güldürmek, tüketicilerimizi rahat ettirmek zorundayız. Aksi halde yarınlarımız çok daha karanlık olacaktır" şeklinde konuştu.
"AĞAÇLAR KESİLİYOR HALA"
Geçen yıl yaklaşık 2 milyon ton turunçgil ihracatı yapıldığını 3 milyon tonluk üretimin iç piyasada tüketildiğini ifade eden Ayhan Barut, sözlerini şöyle sürdürdü;
"Bu sene ise toplam üretimin 7 milyon tona çıkmasıyla ihracat ve iç piyasada narenciye tüketiminin arttırılması temel zorunluluk olmuştu. Ancak iktidar oralı olmadı, hala da olmuyorlar. Narenciye üreticileri göz göre göre kan ağlarken, iktidar seyrediyor. Bu yıl limondan mandalinaya tüm narenciye ürünleri dalında kaldı. Zarar nedeniyle çiftçi ağaçlarını kesti. Çünkü narenciyede fiyatlar maliyetin çok çok altında kaldı. Defalarca çağrı yaptık. Narenciye ihracatı için yeni pazarlar bulunmasını, üreticiye ve ihracatçıya ton başına en az 3 bin lira destek verilmesini istedik. İktidar destek miktarını sadece ton başına bin lira olarak açıkladı. Olan ülke çiftçisine ve ekonomisine oldu, milli servetimiz olan ağaçlar kesildi. Hala da kesiliyor. Yanlıştan dönmek, sorunu çözmek önemlidir."
"BU ÖNERİLERE KULAK VERİN"
Narenciyede yaşanan sorunların çözümü için önerilerini dile getiren Ayhan Barut, şunları kaydetti:
"Bu nedenle daha fazla zaman kaybetmeden narenciye ihracatının önündeki engeller kaldırılmalı, ihracat için destek verilmeli ve yeni ihracat pazarları bulunmalıdır. Çin, Avrupa, Asya, Ortadoğu gibi yeni ihracat pazarlarına odaklanılmalıdır. İçeride enflasyonu dengeleme, fiyatları düşürme adına yapılan ihracat yasağı gibi yanlışlara son verilmelidir. Ülke içinde narenciye tüketimi teşvik edilmelidir. Tüketimi arttırmak için narenciye özelinde okullarda, devlet dairelerinde, askeri kışlalarda ve çoğu yerde narenciye tüketimi konusunda seferber olunmalıdır. Üreticinin ürünü kamu organizasyonuyla alınmalı ve toplumsal seferberlik kapsamında mesela her öğrencimizin günde 1 kez olsa bile portakal suyu içmesi sağlanmalıdır. Otellerde, konaklama yerlerinde portakal suyu, narenciye ürünlerinin suyu ekstra olmaktan çıkarılmalı, her şey dahil sisteme eklenmelidir. Narenciye üreticisi ve ihracatçısına destek verilmeli, ton başına destek en az 3 bin lira olarak revize edilmelidir. Narenciye üreticisi desteklensin ki ülke çiftçisi rahat bir nefes alsın, insanlarımız sağlıklı yaşam için turunçgil tüketebilsin. Ülke ekonomisi de bundan kazançlı çıksın!"